Mikro Sigortacılık, Yeni Nesil Sigortacılık (Peer To Peer Insurance)
Hızla değişen dünyada, sigorta şirketleri dönüm noktasındalar. Bankacılık, telekomünikasyon gibi pekçok sektörün değişime duyarsız kalamadığı bu dönemde sigorta şirketleri de ya mevcut iş modelleri ile devam edecekler ya da değişime ayak uyduracaklar.
29 Aralık 2015 tarihinde techcrunch.com da yayımlanan makalede ele alınan konuyu aşağıda sizler için özetledik.
Y neslinin 2017 yıl başına kadar olan dönemde 200 milyar dolara yakın harcama yapacaklarının beklendiği bir çağda, sigorta şirketleri cesur ve dikkate değer adımlar atmadıkları takdirde, geleneksel kalan sektörlerin akıbetine uğrama gerçeği ile yüzleşecekler.
Bugünlerde sigortacılıkta popüler bir kavram gündemde, microinsurance-mikro sigortacılık (peer to peer insurance). Yatırımcılar sektöre yeni bakış açısı getiren yenilikçi sigorta girişimlerine yatırım yapmaya başladılar.
Yatırımcıların, hızlı ve kısa süreli koruma sağlayan sigorta ürünü sunan sigorta girişimlerini odağa almaya başladığı görülüyor. Sequa Capital peer to peer sigortacılık yapan Lemonade firmasına yatırım yaptı. Lemonade, paylaşım ekonomisi kavramını sigortacılık sektörüne uygulamayı amaçlayan bir startup.
Bir başka mikro sigorta girişimi olan Metromile, uzun süreli sigorta yerine sürücülere daha kısa süreli, ihtiyaçları kadar teminat sağlayan sigorta ürünü sunmaya başladı. Araçla katedilen yola göre fiyatlanan sigorta ürünü satılması verilen hizmetlerden biri olarak ön plana çıkıyor.
Müşteriler uzun süreli, tüm riski garanti altına alan sigorta ürünleri yerine çok daha spesifik riskleri teminat altına alan kısa süreli sigorta ürünlerini tercih etmeye başladılar. Mikro sigorta olarak adlandırılan daha niş ihtiyaçlara çok daha kısa vadeli ürünlerle daha ucuza sunulan hizmetler daha çok talep görmeye başladı.
“Değişime hazır olmak ve yakalamak” bugünün hızla değişen teknolojik yenilik çağının sloganlarından biri. Son 20 yıl içinde yeni nesil çok farklı bir teknoloji dünyasına adım attılar. Teknoloji ekosistemi içerisinde büyüyen bu neslin alışkanlıkları önceki nesillerden o kadar farklı ki. Düşünce tarzlarındaki farklılığı da seçimlerin de gayet rahat şekilde gözlemleyebiliyoruz. Y kuşağı, sahiplenmektense süreli kullanım imkanına erişebilmeyi yeğliyorlar. Ev ve arabaya ulaşabilmeyi istemek, onların gözünde satın almak anlamına gelmiyor. Goldman Sachs’ın araştırmasına göre, Y kuşağının % 60’ı araba ve ev sahibi olmaktansa kiralamayı, kısa süreli kullanabilmeyi tercih ediyorlar.
Yaşanan değişim, pek çok şirketi olduğu gibi sigorta şirketlerini de farklı düşünmeye itiyor. Paylaşımın giderek çok daha geniş bir yelpazede yaşanmaya başladığı, “sharing economy” adı verilen bir ekonominin ortaya çıktığı günümüzde, sigorta şirketleri de paylaşılan şeylerin sigorta edilmesini düşünmeye başlayabilir. Airbn, Zip car gibi ev ve araba paylaşımının giderek arttığı bir ortamda paylaşım riskinin teminat altına alınması yeni bir alan olarak ortaya çıkmakta.
Accenture’ın araştırmasına göre, müşterilerin %78’i daha kaliteli hasar yönetim hizmetleri, düşük prim gibi faydalar karşılığında sigorta şirketleri ile bilgilerini paylaşma konusunda istekliler.
Gelişen teknolojiler geçmiş dataları kullanarak analiz yapmak yerine eş zamanlı, çok daha güncel, anlık dataları işleme imkanı vermekte.
IoT’s (Internet of Things) ve APIs(Application Programming Interface) gibi gelişmeler aracılığıyla anlık dataya erişebilme ve makinelerin gelişmiş öğrenebilme ve analiz yetileri sayesinde çok daha spesifik, konuya özgü koşullar dikkate alınarak çok daha kişiselleştirilmiş mikro sigorta ürünleri ve poliçeler geliştirilebilecek noktaya geldik.
Mikro sigortacılığın diğer avantajı, çok daha kısa vadeyi baz alarak, kısa vadeli ve süreli risklerin teminat altına alınması, böylece tutulması gereken rezerv gibi yasal yükümlülüklerin azalmasıdır. Geleneksel sigortacılıkta, uzun vadeli risklere karşı daha fazla rezerv tutulduğu göz önünde bulundurulduğunda, mikro sigortacılık Y kuşağı gibi dinamik ve daha kısa vadeli bakış açısına sahip kişilerin ihtiyaçlarına çok daha hızlı ve daha düşük maliyetle cevap verebilecek konumda görünmekte.
Airbn, Uber gibi kişilerin kısa süreli ihtiyaçlarına cevap verebilen teknoloji şirketlerinin başarısı akla geldiğinde, mikro sigortacılık alanında yatırım yapmaya başlayan teknoloji şirketleri, geleneksel sigorta şirketlerini iş yapış şekillerini gözden geçirmeye itebilir.