Kamu Kurumlarının Mali Kaynaklarının Değerlendirilmesini Belirleyen Kamu Haznedarlığı Genel Tebliği Yenilendi
18 Kasım 2015 tarihli ve 29536 sayılı Resmi Gazete’de “Kamu Haznedarlığı Genel Tebliği” yayımlanarak aynı konuda 11.09.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmış olan Tebliğ yürürlükten kaldırıldı.
Yeni yayımlanan Tebliğ ile yapılan önemli değişikliklerin aşağıdaki şekilde olduğunu görüyoruz.
1- Tebliğ, genel olarak eskiden olduğu gibi kamu kuruluşlarının tasarrufları altındaki her türlü mali kaynaklarının kamu sermayeli bankalarda değerlendirilmesi zorunluluğunu devam ettiriyor ve bu durum özel sermayeli bankalar açısından haksız bir rekabet unsuru oluşturmaya devam ediyor.
2- Kamu sermayeli banka tanımı, sermayesinin yarısından fazlası doğrudan ve/veya dolaylı olarak kamuya ait olan diğer mevduat ve katılım bankalarını içerecek şekilde genişletilmiş. Bu çerçevede, genel ve özel bütçeli kamu idareleri, döner sermayeler, fonlar, belediyeler, il özel idareleri, sosyal güvenlik kurumları, kamu iktisadi teşebbüsleri, özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları ile bunlara bağlı kurum ve kuruluşlar tasarrufları altındaki her türlü mali kaynaklarını Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, T.C. Ziraat Bankası A.Ş., T. Halk Bankası A.Ş., T. Vakıflar Bankası T.A.O.’nun yanısıra sermayesinin yarısından fazlası doğrudan ve/veya dolaylı olarak kamuya ait olan diğer mevduat ve katılım bankalarında da değerlendirebilecekler. Yapılan bu değişiklikle özellikle son dönemde kamu bankaları tarafından kurulan katılım bankalarının adreslendiği ve kamu kurum ve kuruluşlarının kaynaklarının değerlendirilebileceği kamu bankaları arasına bu bankaların da girdiği görülüyor.
3- Kamu kurum ve kuruluşlarının sermayesinin yarısından fazlasına doğrudan ve/veya dolaylı olarak sahip olduğu şirketler de Tebliğ kapsamına alınmış. Bu kapsama giren şirketler varsa özel sermayeli bankalardaki mali kaynaklarını kamu sermayeli bankalara yönlendirmek durumunda olacaklar.
4- Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri dışındaki kurumların kendi tasarrufları altındaki mali kaynaklarını değerlendirebilecekleri araçlar arasına Takasbank bünyesinde faaliyet gösteren para piyasaları ve/veya Hazine Müsteşarlığınca belirlenecek Türkiye’de kurulu diğer organize para piyasalarda yapacakları TL cinsinden borç verme işlemleri eklenmiş.
5- Öte yandan, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri dışında yer alan kurumların mali kaynaklarını değerlendirirken kullanacakları araçlardan borçlanma senetleri veya kira sertifikalarına ilişkin işlemleri ile organize piyasalarda yapacakları TL cinsinden borç verme işlemlerinde kamu sermayeli bankalar dışında yurtiçinde yerleşik diğer bankaları kullanabilmelerine imkan tanınmış.
6- Tebliğ kapsamındaki kurumların faaliyetleri kapsamında yaptıracakları tahsilat ve ödeme işlemleri için yurtiçinde yerleşik özel sermayeli bankaları kullanabilmeleri istisna kapsamında kalmaya devam ediyor, ancak, önceden olduğu gibi gerçekleştirilen tahsilat tutarlarının, takip eden işgünü içinde ilgili kurumun kamu sermayeli bankadaki hesabına aktarılması gerekiyor. Bununla birlikte; Tebliğe yeni eklenen bir hüküm ile yurtiçinde yerleşik bankalar aracılığıyla kredi kartları ile yapılan tahsilatların azami 20 gün içerisinde kamu sermayeli bankalara aktarılmasına olanak tanınmış. Bu kamu idarelerinin kredi kartları yaptıkları tahsilatlara aracılık eden bankaların elini rahatlatacak nitelikte bir değişiklik.
7- Kurumlar bankalarla yapacakları protokollerde bu Tebliğ hükümlerine uygun düzenlemeler yapmakla yükümlü. Ancak, Tebliğ’in yürürlük tarihi olan 18 Kasım 2015 tarihinden önce yapılmış olan protokoller sürelerinin bitimine kadar uygulanmaya devam edecek. Yeni Tebliğ hükümlerine göre bundan sonra yapılacak veya revize edilecek protokollerin süresi ise bir yılı geçemeyecek. Herhangi bir süre belirtilmeksizin uygulanan protokollerin de Tebliğin yürürlüğe girdiği 18 Kasım 2015 tarihinden itibaren altı ay içerisinde bu Tebliğ hükümlerine göre yenilenmesi gerekiyor.
Tebliğ’in yürürlükten kaldırdığı eski Tebliğ ile geniş bir karşılaştırmasına aşağıda yer veriyoruz. Türkiye’de 2000’li yılların başından itibaren uygulanmaya başlayan ekonomik reformlar ile kamu sermayeli bankalar ile özel sermayeli bankalar arasında haksız rekabet yaratan uygulamalar büyük ölçüde giderildi. Ancak, kamu kurumlarının mali kaynaklarının kamu bankalarında değerlendirilmesine yönelik özel bankalar açısından haksız bir rekabet unsuru oluşturan Kamu Haznedarlığı Genel Tebliği uygulamasının bu kez içine yeni kurulan kamu sermayeli katılım bankalarını da alarak devam ettiğini görüyoruz. Tebliğ kapsamına yeni giren kamu kurum ve kuruluşlarının sermayesinin yarısından fazlasına doğrudan ve/veya dolaylı olarak sahip olduğu şirketler arasında ise hangi şirketlerin bulunduğu bilmemekle birlikte, 18 Kasımdan itibaren başlayan yeni uygulamada bu şirketler de eğer varsa özel sermayeli bankalardaki mali kaynaklarını kamu sermayeli bankalara aktarmak durumunda olacaklardır.
Saygılarımızla,
PROCOMPLIANCE
KAMU HAZNEDARLIĞI GENEL TEBLİĞİ 18.11.2015 tarih ve 29536 sayılı Resmi Gazete |
|
ESKİ DÜZENLEME | YENİ DÜZENLEME |
Kapsam
MADDE 2 – (1) Aşağıda sayılan kurumlar bu Tebliğ hükümlerine tabidir. a) Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, b) Özel bütçeli idareler, c) Döner sermayeler, ç) Fonlar, d) Belediyeler, e) İl özel idareleri, f) Sosyal güvenlik kurumları, g) Kamu iktisadi teşebbüsleri, ğ) Özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, h) Bu maddede sayılanların bağlı ortaklıkları, müessese ve işletmeleri ile birlikleri, ı) Bu maddede sayılan kurumlarca fon, hesap, özel hesap, havuz ve benzeri adlarla açılmış olan ve/veya yönetilen her türlü banka hesabı.
|
Kapsam
MADDE 2 – (1) Aşağıda sayılan kurumlar bu Tebliğ hükümlerine tabidir: a) Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, b) Özel bütçeli idareler, c) Döner sermayeler, ç) Fonlar, d) Belediyeler, e) İl özel idareleri, f) Sosyal güvenlik kurumları, g) Kamu iktisadi teşebbüsleri, ğ) Özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, h) Bu maddede sayılan kurumların; 1) Bağlı ortaklıkları, müessese ve işletmeleri ile birlikleri, 2) Sermayesinin yarısından fazlasına doğrudan ve/veya dolaylı olarak sahip olduğu şirketleri, 3) Fon, hesap, özel hesap, havuz ve benzeri adlarla açtıkları ve/veya yönettikleri her türlü banka hesabı. |
Tanımlar
MADDE 4 – (1) Bu Tebliğde geçen; a) DİBS: Devlet İç Borçlanma Senedini, b) Kamu Sermayeli Bankalar: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, T.C. Ziraat Bankası A.Ş., T. Halk Bankası A.Ş., ve T. Vakıflar Bankası A.O.’nı,
c) Kısa vadeli kaynaklar: 30 günden kısa vadeli kaynakları, ç) Kurum: 2 nci maddede sayılanları, d) Müsteşarlık: Hazine Müsteşarlığını,
e) TCMB: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasını, f) Uzun vadeli kaynaklar: 30 gün ve daha uzun vadeli kaynakları, ifade eder. |
Tanımlar
MADDE 4- (1) Bu Tebliğde geçen; a) DİBS: Devlet İç Borçlanma Senedini, b) Kamu Sermayeli Bankalar: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, T.C. Ziraat Bankası A.Ş., T. Halk Bankası A.Ş., T. Vakıflar Bankası T.A.O. ve sermayesinin yarısından fazlası doğrudan ve/veya dolaylı olarak kamuya ait olan diğer mevduat ve katılım bankalarını, c) Kısa vadeli kaynaklar: 30 günden kısa vadeli kaynakları, ç) Kurum: 2 nci maddede sayılanları, d) Müsteşarlık: Hazine Müsteşarlığını, e) Organize Para Piyasası: Takasbank bünyesinde faaliyet gösteren para piyasaları ve/veya Hazine Müsteşarlığınca belirlenecek Türkiye’de kurulu diğer organize para piyasalarını, f) TCMB: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasını, g) Uzun vadeli kaynaklar: 30 gün ve daha uzun vadeli kaynakları, ifade eder. |
Uygulama ve kullanılacak araçlar
MADDE 5 – (1) Hazine Müsteşarlığı dışında kalan genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri; a) Kendi bütçeleri veya tasarrufları altında bulunan her türlü mali kaynaklarını TCMB veya muhabiri olan bankada açılacak TL cinsi vadesiz hesaplarda tutmakla yükümlüdür. b) Dış alımlar veya yurtdışından temin edilen krediler nedeni ile döviz cinsinden ödeme veya yükümlülükleri olması veya Avrupa Birliği tarafından sağlanan ve döviz cinsinden izlenmesi gereken hibe anlaşmaları ile çeşitli faaliyetler kapsamında uluslararası örgütler tarafından hesaplarına döviz cinsi aktarım yapılması durumunda sadece bu işlemlerle sınırlı olmak kaydıyla vadeli veya vadesiz döviz tevdiat hesabı açtırabilir.
c) Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerince afet nedeniyle toplanan nakdi bağış ve yardımlar ile özel kanunların verdiği yetki çerçevesinde belli bir kamusal amaca özgülenmek suretiyle fon, hesap, özel hesap, havuz ve benzeri adlarla açılan ve/veya yönetilen her türlü banka hesaplarında tutulan kaynaklar bu maddenin ikinci fıkrasında sayılan esaslar çerçevesinde değerlendirilir. (2) Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri dışındaki kurumlar kendi bütçeleri veya tasarrufları altında bulunan her türlü mali kaynaklarını kamu sermayeli bankalarda açtıracakları hesaplarda aşağıdaki araçları kullanarak değerlendirmekle yükümlüdür. a) TL cinsi vadesiz veya vadeli mevduat,
b) Gerekli görülmesi halinde ve ihtiyaçları ölçüsünde döviz cinsi ödemeleri için vadeli veya vadesiz mevduat,
c) İhale, doğrudan satış, ihale öncesi rekabetçi olmayan teklif ya da ikincil piyasadan doğrudan ya da ters repo yoluyla temin etmek suretiyle 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında Müsteşarlıkça ihraç edilen borçlanma senetleri ve/veya kira sertifikaları,
(3) 18/6/2011 tarihli ve 27968 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdarelerinin Ödeme ve Tahsilat İşlemlerinin Elektronik Ortamda Gerçekleştirilmesine İlişkin Usul ve Esaslardaki hükümler saklı kalmak kaydı ile Kurumlar; a) Faaliyetleri kapsamında yaptıracakları tahsilat ve ödeme işlemleri için yurtiçinde yerleşik diğer bankaları ve Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş.’yi de kullanabilir. Gerçekleştirilen tahsilat tutarlarının, özel kanunların verdiği yetki kapsamında yapılan düzenlemelerde yer alan hükümler saklı kalmak kaydı ile takip eden işgünü içinde ilgili kurumun kamu sermayeli bankadaki hesabına aktarılması zorunludur. b) Bu maddenin ikinci fıkrasının (c) bendinde sayılan işlemleri, yurtiçinde yerleşik diğer bankalar aracılığı ile de yapabilir. |
Uygulama ve kullanılacak araçlar
MADDE 5 – (1) Hazine Müsteşarlığı dışında kalan genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri; a) Kendi bütçeleri veya tasarrufları altında bulunan her türlü mali kaynaklarını TCMB veya muhabiri olan bankada açılacak TL cinsi vadesiz hesaplarda tutmakla yükümlüdür. b) Dış alımlar veya yurt dışından temin edilen krediler nedeni ile döviz cinsinden ödeme veya yükümlülükleri olması ve/veya Avrupa Birliği tarafından sağlanan ve döviz cinsinden izlenmesi gereken hibe anlaşmaları ile çeşitli faaliyetler kapsamında uluslararası örgütler tarafından hesaplarına döviz cinsi aktarım yapılması durumunda sadece bu işlemlerle sınırlı olmak ve anlaşmalardaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla TCMB veya muhabiri olan bankada vadeli veya vadesiz döviz tevdiat hesabı açtırır. c) Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerince afet nedeniyle toplanan nakdi bağış ve yardımlar ile özel kanunların verdiği yetki çerçevesinde belli bir kamusal amaca özgülenmek suretiyle fon, hesap, özel hesap, havuz ve benzeri adlarla açılan ve/veya yönetilen her türlü banka hesaplarında tutulan kaynaklar bu maddenin ikinci fıkrasında sayılan esaslar çerçevesinde değerlendirilir. (2) Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri dışındaki kurumlar kendi bütçeleri veya tasarrufları altında bulunan her türlü mali kaynaklarını kamu sermayeli bankalarda açtıracakları hesaplarda aşağıdaki araçları kullanarak değerlendirmekle yükümlüdür: a) TL cinsi vadesiz ve/veya vadeli mevduat ile özel cari hesap ve/veya katılma hesabı, b) Gerekli görülmesi halinde ve ihtiyaçları ölçüsünde döviz cinsi ödemeleri için vadeli ve/veya vadesiz mevduat ile özel cari hesap ve/veya katılma hesabı, c) İhale, doğrudan satış, ihale öncesi rekabetçi olmayan teklif ya da ikincil piyasadan doğrudan ya da ters repo yoluyla temin etmek suretiyle 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında Müsteşarlıkça ihraç edilen borçlanma senetleri ve/veya kira sertifikaları, ç) Organize para piyasalarında TL cinsi borç verme işlemleri. (3) 18/6/2011 tarihli ve 27968 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdarelerinin Ödeme ve Tahsilat İşlemlerinin Elektronik Ortamda Gerçekleştirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar hükümleri saklı kalmak kaydı ile kurumlar; faaliyetleri kapsamında yaptıracakları tahsilat ve ödeme işlemleri için yurt içinde yerleşik diğer bankaları ve Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş.’yi de kullanabilir. Gerçekleştirilen tahsilat tutarlarının, özel kanunların verdiği yetki kapsamında yapılan düzenlemelerde yer alan hükümler saklı kalmak kaydı ile takip eden işgünü içinde; yurtiçinde yerleşik bankalar aracılığıyla kredi kartları ile yapılan tahsilatın ise azami 20 gün içerisinde ilgili kurumun kamu sermayeli bankadaki hesabına aktarılması zorunludur. (4) Kurumlar bu maddenin ikinci fıkrasının (c) ve (ç) bentlerinde sayılan işlemleri, yurt içinde yerleşik diğer bankalar aracılığı ile de yapabilir. |
Kaynakların değerlendirilmesi ve nemalandırma
MADDE 6 – (1) Kurumlar kısa vadeli kaynaklarını, vadesiz veya vadeli mevduat ile repo/ters repo araçlarını kullanarak değerlendirir. Kısa vadeli kaynaklar için uygulanacak vadeli mevduat faiz oranı TCMB tarafından haftalık olarak en son açıklanan, bankalarca TL üzerinden 1 aya kadar vadeli olarak açılan mevduatlara uygulanan ağırlıklı ortalama faiz oranının;
a) Gecelik vade açılması halinde % 70’inden, b) 7 güne kadar vade açılması halinde % 80’inden, c) 8 günden 30 güne kadar vade açılması halinde % 90’ından düşük olamaz (2) Kurumlar uzun vadeli kaynaklarını, vadeli mevduat ve 5 inci maddenin ikinci fıkrasının (c) bendindeki araçları kullanarak değerlendirir. Vadeli mevduat faiz oranı piyasada oluşan benzer vadedeki DİBS faiz oranından daha düşük olamaz. Vadeli mevduat faiz oranına ilişkin gösterge faiz oranının hesaplama formülü ektedir (Ek 1). (3) Vadeli mevduat faiz oranlarının birinci ve ikinci fıkrada belirtilen oranlardan düşük olması halinde mali kaynaklar, 5 inci maddenin ikinci fıkrasının (c) bendi kapsamında değerlendirilebilir. |
Kaynakların değerlendirilmesi ve nemalandırma
MADDE 6 – (1) Kurumlar kısa vadeli kaynaklarını, vadesiz ve/veya vadeli mevduat, özel cari hesap ve/veya katılma hesabı ile repo/ters repo araçlarını kullanarak değerlendirir. Kısa vadeli kaynaklar için uygulanacak vadeli mevduat faiz oranı ve katılma hesabı getiri oranı, TCMB tarafından haftalık olarak en son açıklanan, bankalarca TL üzerinden 1 aya kadar vadeli olarak açılan mevduatlara uygulanan ağırlıklı ortalama faiz oranının; a) Gecelik vade açılması halinde % 70’inden, b) 7 güne kadar vade açılması halinde % 80’inden, c) 8 günden 30 güne kadar vade açılması halinde % 90’ından, düşük olamaz. (2) Kurumlar uzun vadeli kaynaklarını, vadeli mevduat, katılma hesabı ve 5 inci maddenin ikinci fıkrasının (c) ve (ç) bentlerindeki araçları kullanarak değerlendirir. Vadeli mevduat faiz oranı ve katılma hesabı getirileri piyasada oluşan benzer vadedeki DİBS faiz oranından daha düşük olamaz. Vadeli mevduat faiz oranı ve katılma hesabı getiri oranlarına ilişkin gösterge oranın hesaplama formülü Ek-1’de yer almaktadır. (3) Vadeli mevduat faiz oranlarının ve katılma hesabı getiri oranlarının birinci ve ikinci fıkrada belirtilen oranlardan düşük olması halinde mali kaynaklar, 5 inci maddenin ikinci fıkrasının (c) ve (ç) bentleri kapsamında değerlendirilebilir. |
Diğer menfaatler
MADDE 7 – (1) Kurumlar mali kaynaklarının değerlendirilmesinde faiz veya kâr payı dışında ayni ya da nakdi herhangi bir menfaat temin edemez. (2) Kurumların aylık ve ücret ödemeleri ile faaliyetleri kapsamında bankalara yaptırdıkları tahsilat ve ödeme işlemlerine ilişkin olarak sağladıkları havale, elektronik fon transferi (EFT), para transferi ve benzeri bankacılık hizmetleri için yapılan protokoller kapsamında ortaya çıkan ücret ve hizmet bedellerinin bankalar veya Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. tarafından üstlenilmesi birinci fıkra kapsamında değerlendirilmez. (3) Bu Tebliğin yürürlük tarihinden önce yapılmış olan protokoller sürelerinin bitimine kadar uygulanmaya devam olunur |
Diğer menfaatler
MADDE 7 – (1) Kurumlar mali kaynaklarının değerlendirilmesinde faiz veya kâr payı dışında ayni ya da nakdi herhangi bir menfaat temin edemez. (2) Kurumların aylık ve ücret ödemeleri ile faaliyetleri kapsamında bankalara yaptırdıkları tahsilat ve ödeme işlemlerine ilişkin olarak sağladıkları havale, elektronik fon transferi (EFT), para transferi ve benzeri bankacılık hizmetleri için yapılan protokoller kapsamında ortaya çıkan ücret ve hizmet bedellerinin bankalar veya Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. tarafından üstlenilmesi birinci fıkra kapsamında değerlendirilmez.
|
Bildirim ve raporlama
MADDE 8 – (1) 4749 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince; a) Kurumların mali hizmetlerini yürüten birimleri, merkez ve varsa taşra birimlerine ait vergi kimlik numaralarına ilişkin her türlü değişikliği en geç 5 iş günü içerisinde, ayrıca bankalarca Müsteşarlığa iletilen hesap bilgilerinin mutabakatını teminen, içerik ve süresi Müsteşarlıkça belirlenerek talep edilen bilgileri de istenen süre içerisinde Müsteşarlığa göndermekle yükümlüdür.
b) Bankalar, kurumların kendileri nezdindeki mali kaynakları ile kullandıkları kredi ve benzeri yükümlülükleri hakkındaki bilgileri, içerik ve süresi Müsteşarlıkça belirlenen şekilde hazırlamak ve Müsteşarlığa göndermekle yükümlüdür. (2) Kamu Haznedarlığı uygulaması çerçevesinde Müsteşarlıkça izlenen ve ticari sır niteliğini haiz olan bilgiler kurumların bağlı, ilgili veya ilişkili oldukları bakanlıklar, adli merciler ve denetim mercileri tarafından gerekli olduğu hallerde Müsteşarlıktan gerekçesi ile birlikte yazılı olarak talep edilebilir. Bu taleplerden karşılanması uygun görülenler gizli kaydıyla yazılı olarak cevaplanır. (3) Tebliğ kapsamındaki kurumlardan hali hazırda teşkilatlanma süreci devam edenler ile Tebliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra kurulacak olanlar için 8, 9 ve 10 uncu maddelerin yürürlük tarihi bu kurumların mali hizmetler görevlerini yürüten birimlerinin ihdas edildiği tarihten itibaren 15 iş günüdür. |
Bildirim ve raporlama
MADDE 8 – (1) 4749 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince; a) Kurumların mali hizmetlerini yürüten birimleri, merkez ve varsa taşra birimlerine ait vergi kimlik numaralarına ilişkin her türlü değişiklik ile yeni kurulan birimlerine ilişkin vergi kimlik numaralarını en geç 10 iş günü içerisinde, ayrıca bankalarca Müsteşarlığa iletilen hesap bilgilerinin mutabakatını teminen, içerik ve süresi Müsteşarlıkça belirlenerek talep edilen bilgileri de istenen süre içerisinde Müsteşarlığa göndermekle yükümlüdür. b) Bankalar, kurumların kendileri nezdindeki mali kaynakları ile kullandıkları kredi ve benzeri yükümlülükleri hakkındaki bilgileri, içerik ve süresi Müsteşarlıkça belirlenen şekilde hazırlamak ve Müsteşarlığa göndermekle yükümlüdür. (2) Kamu Haznedarlığı uygulaması çerçevesinde Müsteşarlıkça izlenen ve ticari sır niteliğini haiz olan bilgiler kurumların bağlı, ilgili veya ilişkili oldukları bakanlıklar, adli merciler ve denetim mercileri tarafından gerekli olduğu hallerde Müsteşarlıktan gerekçesi ile birlikte yazılı olarak talep edilebilir. Bu taleplerden karşılanması uygun görülenler gizli kaydıyla yazılı olarak cevaplanır. (3) Tebliğ kapsamındaki kurumlardan hali hazırda teşkilatlanma süreci devam edenler ile Tebliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra kurulacak olanlar için 8, 9 ve 10 uncu maddelerin yürürlük tarihi bu kurumların mali hizmetler görevlerini yürüten birimlerinin ihdas edildiği tarihten itibaren 15 iş günüdür. |
İstisnalar ve muafiyetler
MADDE 11 – (1) Aşağıda sayılan kurumlar ile hesaplar Tebliğ kapsamı dışındadır: a) Kamu sermayeli bankalar, b) Vakıflar, c) Özel kanunla kurulmuş kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları, ç) Kefalet ve yardımlaşma sandıkları, d) Dernekler, e) Federasyonlar, f) Muhtarlıklar,
g) Kurumların eğitim ve dinlenme tesisi, misafirhane, yemekhane, kreş, çocuk bakımevi, spor tesisi ve benzeri sosyal ve destek amaçlı tesislerinden yararlanan personelinden alınan yemek, konaklama ve diğer hizmet bedellerinin bulundurulduğu ve söz konusu tesislerin nam ve hesabına açılmış olan banka hesapları ile okul aile birliklerinin hesapları,
ğ) Yılı bütçeleri ile tahsis edilen örtülü ödenekler ile ilgili olarak açtırılan banka hesapları, h) Bulundukları ülkenin bankacılık sektörü veya kambiyo mevzuatından kaynaklanan sorunlar nedeniyle kurumların yurt dışı temsilciliklerince yurt içinde kendi nam ve hesaplarına açtırdıkları banka hesapları, ı) Kurumların yurt dışı temsilciliklerine ait olan ve yurt dışında yerleşik bankalar nezdinde açılan hesaplar.
(2) Bu maddenin birinci fıkrasının (g), (ğ) ve (h) bentleri kapsamındaki hesaplar için kurum vergi kimlik numarasından ayrı bir vergi kimlik numarası kullanılır. Vergi kimlik numaralarının temin edildiği tarihten itibaren 30 iş günü içerisinde Müsteşarlığa bildirilmesi zorunludur. |
İstisnalar ve muafiyetler
MADDE 11 – (1) Aşağıda sayılan kurumlar ile hesaplar Tebliğ kapsamı dışındadır: a) Kamu sermayeli bankalar, b) Vakıflar, c) Özel kanunla kurulmuş kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları, ç) Kefalet ve yardımlaşma sandıkları, d) Dernekler, e) Federasyonlar, f) Muhtarlıklar, g) Okul aile birlikleri, ğ) Kurumların eğitim ve dinlenme tesisi, misafirhane, yemekhane, kreş, çocuk bakımevi, spor tesisi ve benzeri sosyal ve destek amaçlı tesislerinden yararlanan personelinden alınan yemek, konaklama ve diğer hizmet bedelleri ile katkı için bütçeden aktarılan yemek bedellerinin bulundurulduğu ve söz konusu tesislerin nam ve hesabına açılmış olan banka hesapları, h) Yılı bütçeleri ile tahsis edilen örtülü ödenekler ile ilgili olarak açtırılan banka hesapları, ı) Bulundukları ülkenin bankacılık sektörü veya kambiyo mevzuatından kaynaklanan sorunlar nedeniyle kurumların yurt dışı temsilciliklerince yurt içinde kendi nam ve hesaplarına açtırdıkları banka hesapları, i) Kurumların yurt dışı temsilciliklerine ait olan ve yurt dışında yerleşik bankalar nezdinde açılan hesaplar, j) Akreditif/akreditif karşılığı kredi işlemleri. (2) Bu maddenin birinci fıkrasının (ç), (g), (ğ), (h) ve (ı) bentleri kapsamındaki hesaplar için kurum vergi kimlik numarasından ayrı bir vergi kimlik numarası kullanılır. Vergi kimlik numaralarının temin edildiği tarihten itibaren 30 iş günü içerisinde Müsteşarlığa bildirilmesi zorunludur. |
Diğer hususlar
MADDE 12 – (1) 7/5/2012 tarihli ve 28285 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kamu Haznedarlığı Genel Tebliği yürürlükten kaldırılmıştır. (2) Kurumlar bankalarla yapacakları protokollerde bu Tebliğ hükümlerine uygun düzenlemeler yapmakla yükümlüdür.
|
Diğer hususlar
MADDE 12 – (1) 11/9/2013 tarihli ve 28762 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kamu Haznedarlığı Genel Tebliği yürürlükten kaldırılmıştır. (2) Kurumlar bankalarla yapacakları protokollerde bu Tebliğ hükümlerine uygun düzenlemeler yapmakla yükümlüdür. (3) Bu Tebliğin yürürlük tarihinden önce yapılmış olan protokoller sürelerinin bitimine kadar uygulanmaya devam olunur. (4) Bu Tebliğ hükümlerine göre yapılacak protokollerin süresi bir yılı geçemez. (5) Herhangi bir süre belirtilmeksizin uygulanan protokoller Tebliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içerisinde bu Tebliğ hükümlerine göre yenilenir. |
GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin yürürlük tarihinden önce, 5 inci maddenin üçüncü fıkrasının (a) bendi kapsamında yapılmış olan protokoller sürelerinin bitimine kadar uygulanmaya devam olunur. Söz konusu protokollerin yenilenecek olması halinde bitiminden itibaren bir ay içerisinde bankalarla kurumlar arasındaki teknik altyapı tamamlanır. Bu bir aylık süre içinde tahsilat tutarlarının aktarımına ilişkin süre 2 işgünü olarak uygulanmaya devam olunur. | BU KONUDA YENİ BİR DÜZENLEME BULUNMAMAKTADIR. |
Çalışmanız için teşekkürler, birkaç husus eklemek istiyorum.
1- Tebliğde sermayesinin yarısından fazlası doğrudan ve/veya dolaylı olarak kamuya ait olan diğer bankalar denilmiş. Aslında burada kontrol gücü esas alında daha pratik olurdu. Bankadaki kamu payı %50’nin altına düşmesine rağmen kontrol gücü kamuda kalabilir. Ancak bu durumda Tebliğ kapsamından çıkılır, Tebliğde değişiklik gerekir.
2- Vakıfbank aslında kamu sermayeli banka değil. Eski düzenlemelerde Vakıfbank için bu tebliğin uygulamasında kamu sermayeli banka sayır denilirdi. son birkaç versiyonda direkt tanım içine alında. Ama VAKIF KATILIM BANKASI kurulduğunda bu tanımın içine girmeyeceğini, yeniden bir tanım yapılacağını düşünüyorum.
3- Kamu kurumlarının organize para piyasalarında TL cinsi borç verme işlemleri yapabilmelerinin 6. madde ile birlikte değerlendirildiğinde çok geniş bir alanı kapsadığını düşünüyorum. Bu işlemlerin organize piyasalar için olumlu etkileri olacaktır.
4- Protokllere 1 yıllık süre sınırı getirilmesi de yeni bir uygulama.
5- Tebliğde yaptırım maddesinin olması cezaların kanuniliği açısından sıkıntılı gibi. bunların kanunla düzenlenmesi gerekmez mi?
teşekkürler
Emin bey, yorumlarınız ve verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederiz. Belirttiğiniz gibi Tebliğ’in dayanak aldığı 4749 sayılı Kanun’un ilgili maddelerindeki hükümlere aykırılığın aynı Kanunda birebir ilişkili bir yaptırımı düzenlenmemiş, bu çerçevede Tebliğ’in yaptırım maddesindeki hükümlerin kanuni dayanağının daha net oluşturulması gerekir. Bu da 4749 sayılı Kanun’da yapılacak bir değişiklikle mümkün olabilir.
Tekrar teşekkürler,
PROCOMPLIANCE