Kambiyo Muamele Vergisine İlişkin Hazine ve Maliye Bakanlığı Açıklamaları
Bilindiği üzere 15 Mayıs 2019 tarihli ve 30775 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1106 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı (Karar) ile Karar’ın yayımlandığı 15 Mayıs 2019 tarihinden geçerli olmak üzere aşağıda sayılan istisnalar hariç kambiyo muamelelerinde (döviz) satış tutarı üzerinden binde 1 oranında banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV) alınması kararlaştırılmıştı (Bu vergi yaygın kullanımda “kambiyo gider vergisi (KGV)” ya da “kambiyo muameleleri vergisi (KMV)” olarak da isimlendiriliyor).
1) Bankalar ile yetkili müesseselerin kendi aralarında veya birbirlerine yaptıkları kambiyo satışları,
2) Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yapılan kambiyo satışları,
3) Döviz kredisinin ödenmesine yönelik olarak, döviz kredisi kullanılan ya da kullanımına aracılık eden banka tarafından kredi borçlusuna yapılan kambiyo satışları.
Ayrıca, 17 Haziran 2019 tarihli ve 30804 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1149 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile de binde bir olarak uygulanmakta olan BSMV oranının, sanayi sicil belgesini haiz işletmelere ve İhracatçı Birliklerine üye olan ihracatçılara yapılan kambiyo satışlarında sıfır olarak uygulanması hükme bağlanmıştı.
Bu çerçevede, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’nin BDDK’yı muhatap 26.06.2019 tarihli yazısında, mükelleflerin İhracatçı Birliklerine üyelik durumlarını gösterir sorgulama alanının, 24 Haziran 2019 Pazartesi itibarıyla http://www.tim.org.tr/tr/uyelik-sorgulama.html adresinde kullanıma sunulduğu; vergi numarası ile yapılacak sorgu ile üyelik durumunu gösterir belgenin oluşturulabildiği, belgenin çıktısının alınabildiği ve belge içeriğine ilişkin olarak TİM veri tabanından doğrulama sorgulaması yapılabildiği bilgisi veriliyor.
Bu kapsamda, BSMV mükellefi kurumların yapacakları döviz satışlarında KGV istisnası uygulanacak ihracatçıların, ihracatçı birliği üyeliğinin halen devam edip etmediği 24 Haziran 2019 tarihinden itibaren http://www.tim.org.tr/tr/uyelik-sorgulama.html linkinden sorgulanıp, sorgu konusu kişinin ihracat birliği üyeliğinin devam edip etmediğinin teyit edilmesi imkanı bulunmakta.
Diğer taraftan, döviz satışlarında binde bir oranında vergi uygulanmasına yönelik söz konusu Kararların uygulamasına yönelik oluşan tereddütlerle ilgili olarak da Türkiye Bankalar Birliği (TBB), 30.05.2019 tarihinde Hazine ve Maliye Bakanlığı (Bakanlık)’na bir başvuru yapmıştı. Anılan başvuruya ilişkin Bakanlık’tan alınan 04.07.2019 tarihli cevap yazısında (Yazı / Bakanlık Yazısı) aşağıdaki açıklamalarda bulunuldu:
Türev İşlemlere İlişkin BSMV (KMV) İstisnası
Bakanlık yazısında, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu’nun 29/p bendi uyarınca arbitraj muameleleri ile vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerine ilişkin muameleler ve bu muameleler sonucu lehe alınan paralar BSMV’den istisna olduğundan vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri kapsamında gerçekleştirilecek kambiyo satışlarının da BSMV’den istisna olduğu teyit edildi.
Dövizin Döviz İle Değişimine Dayanan İşlemlerin Arbitraj Kapsamında Sayılmayarak KMV Alınmaya Başlanması
Bakanlık yazısında, BSMV uygulamasına ilişkin arbitraj tanımlamasının 89 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği’nde yapıldığı, bir işlemin arbitraj olarak değerlendirilebilmesi için anılan Tebliğ’de belirtilen şartların sağlanması gerektiği; Mezkur Tebliğ’in (D/3-a) bölümünde yer alan bir örneğe ilişkin olarak yapılan açıklamada da döviz ile döviz değişimine dayalı swap işleminin arbitraj istisnası kapsamına girmediğinin açıkça belirtildiği; bu çerçevede, sadece dövizin döviz ile değişimine dayanan işlemlerin mevcut mevzuata göre arbitraj işlemi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı ve söz konusu işlemlerin kambiyo işlemi kapsamında BSMV’ye tabi tutulması gerektiği belirtildi.
89 Seri No’lu Gider Vergileri Genel Tebliği’nde, bir işlemin arbitraj işlemi olarak değerlendirilebilmesi için, aşağıdaki unsurları ihtiva etmesi gerektiği belirtiliyor:
– Birden fazla piyasada işlem gören her kıymet, döviz veya mal gibi ürünler kural olarak arbitraja konu edilebilir.
– İşleme konu kıymet, döviz veya mal aynı anda birden fazla piyasada alım satıma konu edilebilen bir ürün olmalıdır. Ayrıca, arbitraj yapılmak amacıyla bir piyasadan alınan ürünle fiyat farklılığı olan diğer bir piyasada satılan ürünün birebir “aynı ürün” olması gerekmektedir.
– Piyasa, en genel anlamıyla alıcı ve satıcıların alım satıma konu mal ve hizmetleri almak ve satmak amacıyla bir araya geldikleri yer olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla, aynı ürünün alım satıma konu edildiği ve aynı anda alım satım fiyatlarında farklılık olan iki farklı yer iki farklı piyasa olarak kabul edilebilir.
– Aynı ürünün farklı piyasalarda aynı anda farklı fiyatlardan alım satıma konu edilebilmesi gerekir. Alım satımın aynı anda gerçekleşmesi ve dolayısıyla arbitrajcının risk üstlenmemesi, arbitraj işleminin temel varsayımıdır. Dolayısıyla, bir işlemin arbitraj işlemi sayılabilmesi için, kıymetin alım satım işleminin eş zamanlı, yani aynı işlem günü içerisinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
– Ürünün eş zamanlı olarak düşük fiyatlı olduğu piyasadan alınıp, yüksek fiyatlı olduğu piyasada satılması suretiyle vadesiz ve risksiz gelir elde edilmesi gerekmektedir. Vadesiz ve risksiz olma, arbitraja konu kıymetin aynı anda bir piyasada düşük fiyatlı, diğer bir piyada ise yüksek fiyatlı olduğunun bilinmesi ve buna dayalı olarak düşük fiyatlı piyasadan alınacak ürünün yüksek fiyatlı piyasada satılabileceğinin bilinmesi olarak anlaşılmalıdır.
– Elde edilen gelirin kaynağı, aynı ürünün farklı piyasalardaki fiyat farklılığı olmalı, geleceğe, tahmine ve riske dayanmamalıdır.”
2008 yılı öncesindeki KGV uygulamasında salt dövizin döviz ile değişimine dayanan FX/FX işlemler de (dövizin ya da efektifin, başka bir döviz ya da efektif ile değişimini öngören bir başka ifade ile müşterinin banka ya da yetkili müesseseye bir dövizini vererek başka bir döviz alması) arbitraj sayılarak istisna uygulandığı için Bakanlığın yukarıdaki görüşü öncesi FX/FX işlemlere de istisna uygulanmaktaydı. Ancak, Bakanlığın yeni görüşü çerçevesinde FX / FX işlemler yukarıdaki unsurları taşımadığı için daha önce istisna kapsamında olduğu düşünülen arbitraj işlemlerinin de (FX/FX İşlemler) vergi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ortaya çıktı. Bu açıdan, dövizin döviz ile değişimine dayanan Fx / FX işlemlerde de BSMV mükelleflerinden satın alınan döviz tutarı üzerinden binde bir oranında vergi alınması gerekiyor.
Ancak, 2008 yılı öncesinde Gelir İdaresi Başkanlığı’nın FX/FX işlemleri arbitraj olarak nitelendirip Kambiyo Gider Vergisi (KGV)’nden istisna tutması sebebiyle konunun tekrar istisna kapsamına alınması yönünde Türkiye Bankalar Birliği’nin girişimleri devam ediyor. Bu girişimlerden sonuç alınması durumunda FX / FX işlemleri tekrar istisna kapsamına alınabilecek.
Döviz Karşılıklı (FX) / Kıymetli Maden İşlemleri
TBB’nin Bakanlığa yaptığı başvuruda, vergi kanunlarınca altının emtia gibi değerlendirilmesi nedeniyle müşteriden satın alınan altının stoklarda takip edilerek, ileride satılması ve kazanç oluşması durumunda, oluşan kazanç tutarı üzerinden %5 BSMV ödendiği, müşterinin altın, gümüş vb. kıymetli maden satıp karşılığında döviz almak istemesi durumunda mükerrer vergileme gündeme geleceğinden KGV uygulanmayacağının düşünüldüğü belirtilmişti.
Bakanlık tarafından verilen cevapta; bankaların altın, gümüş vb. kıymetli maden satışları dolayısıyla lehe para alması işlemi ile söz konusu kıymetli madenler karşılığında döviz satışı yapılması işlemleri birbirinden farklı işlemler olduğundan, bankalarca altın, gümüş vb. kıymetli maden karşılığında yapılan döviz satış işlemleri üzerinden %0,1 oranında BSMV hesaplanması gerektiği belirtildi.
Bu çerçevede, BSMV mükelleflerince müşterilerine altın vb. kıymetli maden karşılığında döviz satılması işlemlerinde de %0,1 oranında BSMV alınması gerekiyor.
“Yetkili müesseseler” Tanımına Girecek Yurt dışı Şirketlerin Belirlenmesi
Bakanlık yazısında, Türkiye’deki bankaların, yurt dışında yerleşik ve kendi ülke mevzuatına göre döviz alım ve satımına yetkili olan kuruluşlara yaptıkları kambiyo satışlarında, söz konusu kuruluşların kendi ülke mevzuatına göre döviz alım ve satımına yetkili olduğunun ve esas faaliyet konusunun döviz alım satım faaliyeti olduğunun tevsik edilmesi durumunda/kaydıyla, %0 (sıfır) oranında BSMV hesaplanmasının mümkün bulunduğu belirtildi.
Gayrinakdi Kredinin Ödenmesine Yönelik Döviz Borçlusuna Yapılan Kambiyo Satışları
TBB’nin, Bakanlığa yaptığı başvuruda, Bankacılık Kanunu gereği nakdi kredilerin yanı sıra gayrinakdi kredilerin (akreditif, teminat mektubu, kefalet, aval ve ciro vb. işlemlerin) de kredi tanımı kapsamında değerlendirildiği; bu çerçevede, Karar’da yer alan döviz kredilerinin ödenmesine yönelik %0 oranının, gayrinakdi kredilerin (akreditif, teminat mektubu, kefalet, aval ve ciro vb. işlemler) borçlu tarafından vadesinde ödenmesi amacıyla Türk Lirası karşılığı gerçekleştirilen döviz satışlarında da uygulanıp uygulanmayacağı hususunun netleştirilmesine ihtiyaç bulunduğu belirtilmişti.
Bakanlık tarafından verilen cevapta, gayrinakdi döviz kredisinin ödenmesine yönelik olarak, söz konusu kredinin kullanıldığı ya da kullanımına aracılık eden banka tarafından kredi borçlusuna yapılan döviz satışlarında da %0 oranında BSMV hesaplanması gerektiği belirtildi. Bu çerçevede, gayrinakdi döviz kredisinin ödenmesine yönelik olarak kredi borçlusuna yapılan döviz satışlarında da %0 oranında BSMV uygulanması gerekiyor (vergi çıkmayacak).
İhracatçı Firmaların Mahsup İşlemleri
TBB’nin, Bakanlığa yaptığı başvuruda, 32 sayılı Karar kapsamında ihracat bedellerinin fiili ihracı takiben 180 gün içerisinde Türk Lirası’na dönülmeksizin ithalat bedeline veya görünmeyen kalem işlemleri kapsamındaki ödemeleri için mahsup edilmesi veya kredi geri ödemesinde kullanılmasının mümkün bulunduğu; bu kapsamda gerçekleşen işlemlerde KGV hesaplanması gerekmediği konusunda teyide ihtiyaç duyulduğu belirtilmişti.
Bakanlık tarafından verilen cevapta, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara İlişkin Tebliğ (2018-32/48) çerçevesinde, ithalat bedelleri ile görünmeyen kalemlerin ihracat bedellerinden mahsup edilmesi aşamasında, döviz alım belgesi ve döviz satım belgesi düzenlemek suretiyle bankalar tarafından yapılan döviz ödemelerinin gerçek anlamda döviz satışı mahiyetinde olmadığından BSMV’ye tabi bulunmadığı, ancak, bu işlem için ayrıca komisyon alınıyorsa, komisyon tutarı üzerinden % 5 oranında BSMV hesaplanması gerektiği belirtildi.
Eximbank ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Reeskont Kredilerinin Geri Ödemesinde İstisna Uygulaması
Bakanlık yazısında,
– Eximbank tarafından doğrudan veya bankalar aracılığı ile ihracatçılara açılan ihracat döviz kredilerinin geri ödenmesine yönelik olarak, kredi kullanılan veya kredi kullanımına aracılık eden banka tarafından kredi borçlusuna yapılan kambiyo satışlarının BSMV’den istisna olduğu,
– Ancak, kredi kullanılan veya kullanımına aracılık eden banka dışında başka bankalar tarafından ihracat taahhütlü döviz kredilerinin kapatılması amacıyla yapılan döviz satışı işlemlerinin % 0 oranında BSMV hesaplanacak işlemler arasında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı,
– Öte yandan, Eximbank tarafından bankalara döviz olarak aktarılan kredi bedellerinin, firmalara döviz olarak kullandırılması yerine Türk Lirası’na dönüştürülmek suretiyle müşteri hesaplarına aktarılmasının ardından kredi kullananlara tekrar döviz satışı yapılması işleminin BSMV’ye tabi olduğu (Müşteri ihracatçı birliklerine üye bir ihracatçı değil ise),
belirtildi.
Bu çerçevede, bankalarca müşterilerinin Eximbank ve TCMB reeskont kredilerinin kapaması için yapılacak döviz satışlarında %0 oranında KGV uygulanabilmesi için söz konusu Eximbank veya reeskont kredisinin Bankamız aracılığıyla kullanılmış olması ve döviz satışının doğrudan kredi borçlusunun kendisine yapılması gerekiyor.
Kredi Kartı ile Döviz Üzerinden Yapılan Harcamaların Ödenmesi İçin Yapılacak Döviz Satışları
Bakanlık yazısında, Sermaye Hareketleri Genelgesi’ne göre kredi kartı hamilinin kredi kartıyla döviz cinsinden yapacağı harcamalar için banka tarafından kredi kartı karşılığında kullandırılan krediler döviz kredisi mahiyetinde değerlendirildiğinden, kredi kartı sahiplerinin döviz cinsinden yaptığı harcamalara ilişkin döviz üzerinden kredi kartı borcu ödemelerine yönelik olarak kredi kartı bankası tarafından kart hamiline yapılan kambiyo satışlarında sıfır oranında BSMV hesaplanması gerektiği belirtildi.
Bu çerçevede, bankalarca kredi kartı hamillerine yurt dışında döviz üzerinden yaptıkları harcamaların döviz üzerinden ödenmesi seçeneği sunuluyorsa söz konusu ödemeler için kart hamillerinin kendisine yapılan döviz satışlarında %0 oranında KGV hesaplanabilecek.
Saygılarımızla,
“UYARI: Bu yazı yalnızca bilgilendirme amacıyla yayımlanmış olup, herhangi bir hukuki görüş, yönlendirme ve tavsiye içermemektedir. Ayrıca, bilgiler yazının hazırlandığı tarihteki mevzuat göz önünde bulundurularak verilmiş olup, yazı içeriği aradan geçen zaman içerisinde mevzuat değişiklikleri ve ilgili kurumların konu hakkındaki görüşleri çerçevesinde güncelliğini yitirmiş olabilir.”
T.C. HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI’NIN “KAMBİYO MUAMELELERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ” KONULU 04.07.2019 TARİHLİ VE E.95118 SAYILI YAZISI
(Bu yazı sadece “BANKACI” kategorisindeki site üyeleri tarafından görüntülenebilir. Siteye Bankacı rolü ile üye iseniz üye girişi yaptıktan sonra yazı görünür hale gelecektir. “BANKACI” kategorisine banka uzantılı e-posta adresinizle üye olabilirsiniz. Üyelik koşullarını öğrenmek ve üyelik oluşturmak için “Üyelik” sayfasını ziyaret edebilirsiniz)