İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesine İlişkin 2018-32/48 Sayılı Tebliğ
4 Eylül 2018 tarihli ve 30525 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (İhracat Bedelleri Hakkında) (No: 2018-32/48)” (“Tebliğ”) ile ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin düzenleme yapıldı.
Söz konusu düzenleme yayımlandığı tarih olan 4 Eylül 2018 tarihinde yürürlüğe girerken, bu tarihten itibaren 6 ay süresince (4 Mart 2019 tarihine kadar) geçerli olacak.
Daha önce benzer bir düzenleme 32 Sayılı Karar’ın 8 inci maddesinde yer alıyordu. Ancak, bu düzenleme 08.02.2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair 2008/13186 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı” ile yürürlükten kaldırılmış ve ihracat bedellerinin tasarrufu serbest bırakılmıştı. Ancak, o tarihte yapılan düzenleme ile Bakanlık ihtiyaç duyulması halinde ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin düzenleme yapmaya yetkili kılınmıştı.
TÜRK PARASI KIYMETİNİ KORUMA HAKKINDA 32 SAYILI KARAR
İhracat
Madde 8 (1)İhracat bedellerinin tasarrufu serbesttir. Bakanlık ihtiyaç duyulması halinde ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin düzenleme yapmaya yetkilidir.
Bu defa Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın, söz konusu maddeden aldığı yetki uyarınca daha önce yürürlükten kalkan düzenlemeye büyük ölçüde benzer bir düzenlemeyi 4 Eylül 2018 tarihinden itibaren 6 ay geçerli olmak üzere tekrar yürürlüğe aldığı görülüyor.
Bu çerçevede, yayımlanan 2018-32/48 sayılı Tebliğ ile yapılan düzenlemeler, aşağıda soru – cevap şeklinde açıkladık. Bu Tebliğ, genele yönelik düzenlemeler yaparken, Tebliğ’in uygulanmasına yönelik açıkta kalan ve tereddüt oluşturan konularla ilgili TCMB’ce bir genelge yayımlanması bekleniyor (md. 12/1).
1- İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesinde Bankaların Sorumluluğu Nedir?
Tebliğ’in 6/3 fıkrası uyarınca ihracata aracılık eden bankalar ihracat bedellerinin yurda getirilmesini ve satışının yapılmasını izlemekle yükümlüdür.
İhraç edilen malların bedelinin süresinde yurda getirilerek, bankalara satılmasından ve ihracat hesabının süresinde kapatılmasından ise ihracatçılar sorumludur.
Alacak hakkının satın alınması (alacağın temliki) suretiyle ticari riskin bankalar veya faktoring şirketlerince üstlenilmesi durumunda, ihracat bedelinin yurda getirilmesi ile ilgili sorumluları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili kılınmıştır (md. 6/2).
2- Düzenleme Hangi Dönem Aralığındaki İşlemler İçin Geçerlidir? Geçmiş Dönemde Yapılan İhracat İlişkin Bedellerin Yurda Getirilerek Bankalara Satılması Zorunluluğu Var mıdır?
Düzenlemenin “Yürürlük” başlıklı 13 üncü maddesinde Tebliğ’in yayımlandığı tarih olan 4 Eylül 2018 tarihinde yürürlüğe girdiği ve yürürlük tarihinden itibaren 6 ay süresince (4 Mart 2019 tarihine kadar) geçerli olacağı belirtilmektedir.
Tebliğ’in 12/2 fıkrasında ise Türkiye’de yerleşik kişilerce bu Tebliğ’in yürürlükte bulunduğu süre (04.09.2018 – 04.03.2019) içinde fiili ihracı gerçekleştirilen ihracat işlemlerine ilişkin bedel getirme süresinin bu Tebliğ’in yürürlükten kalktığı tarihten sonra sona ermesi halinde, bu Tebliğ hükümlerinin uygulanmaya devam edileceği belirtilmektedir.
Her iki madde hükümlerinin birlikte yorumlanmasından Tebliğ’in 4 Eylül 2018 tarihinden itibaren fiili ihracı gerçekleştirilen ihracat işlemlerinden başlamak üzere 4 Mart 2019 tarihine kadar yapılacak fiili ihracat işlemlerini kapsadığı; bu anlamda, ihracatı 4 Eylül 2018 tarihinden önce gerçekleştirilen işlemlerin bedellerinin bu Tebliğ kapsamında yurda getirilme zorunluluğu bulunmadığı değerlendirilmektedir. Söz konusu husus Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 6 Eylül 2018 tarihli yazısı ile de doğrulanmıştır. İlgili yazıya göre, fiili ihracı Tebliğ’in yürürlük tarihi olan 4 Eylül 2018 tarihinden önce gerçekleşen; ancak ithalatçı tarafından ödemesi 4 Eylül 2018 tarihinden sonra gerçekleştirilerek yurda getirilen ihracat bedellerinin en az %80’inin bankaya satılması zorunluluğu bulunmamaktadır.
Öte yandan, Tebliğ’in yürürlük tarihinden başlayarak 4 Mart 2019 tarihine kadar gerçekleştirilecek (bu tarih dahil) ihracat işlemlerine ilişkin bedel getirme süresinin 4 Mart 2019 tarihinden sonra (Tebliğ’in yürürlükten kalktığı tarih) sona ermesi halinde Tebliğ hükümleri uygulanmaya ve ilgili ihracat bedellerinin süresi içinde yurda getirildiğinin ve bankalara satışının yapıldığının takibinin yapılmasına devam edilecektir.
3- İhracat Bedellerinin Ne Kadarlık Bir Süre İçerisinde Yurda Getirilmesi Gerekmektedir?
Türkiye’de yerleşik kişiler tarafından gerçekleştirilen ihracat işlemlerine ilişkin bedellerin, ithalatçının ödemesini müteakip doğrudan ve gecikmeksizin ihracata aracılık eden bankaya transfer edilmesi veya getirilmesi gerekmektedir. Bedellerin yurda getirilme süresi fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günü geçemez (md. 3/1).
4- İhracat Bedellerinin TL’ye Çevrilmesi Gerekmekte midir?
İhracat bedellerinin en az %80’inin bir bankaya satılması zorunludur (md. 3/1).
5- İhracat Bedellerinin Bankaya Satılması Sonrası Bankaca İhracatçıya Tekrar Döviz Satışı Yapılmasında Mevzuatsal Bir Engel Bulunmakta mıdır?
Hayır bulunmamaktadır.
6- Beyan Edilen İhracata İlişkin Bedellerin Belirli Bir Para Birimi Üzerinden Yurda Getirilmesi Zorunluluğu Bulunmakta mıdır?
İhracat bedellerinin beyan edilen Türk Parası veya döviz üzerinden yurda getirilmesi esas olup, Türk parası üzerinden yapılan ihracat karşılığında döviz getirilmesi mümkündür (md. 3/3).
7- Özelliği Olan İhracat, Konsinye Yoluyla Yapılan İhracat, Uluslar arası Fuar ve Sergi Satışları, Geçici İhracat ve Kiralama Yoluyla Yapılan İhracatta Bedellerin Yurda Getirilmesi İçin Farklı Süreler Söz Konusu mudur?
Tebliğ’in 5 inci maddesi hükümlerine göre;
– Yurt dışına müteahhit firmalarca yapılacak ihracatın bedelinin 365 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
– Konsinye yoluyla yapılacak ihracatta bedellerin kesin satışı müteakip yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
– Uluslararası fuar, sergi ve haftalara bedelli olarak satılmak üzere gönderilen malların bedellerinin gönderildikleri fuar, sergi veya haftanın bitimini müteakip 180 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
– İlgili mevzuat hükümlerine göre yurt dışına geçici ihracı yapılan malların verilen süre veya ek süre içinde yurda getirilmemesi veya bu süreler içerisinde satılması halinde satış bedelinin süre bitiminden veya kesin satış tarihinden itibaren 90 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
– Yürürlükteki İhracat Rejimi ve Finansal Kiralama (leasing) Mevzuatı çerçevesinde kredili veya kiralama yoluyla yapılan ihracatta, ihracat bedelinin kredili satış veya kiralama sözleşmesinde belirlenen vade tarihlerini izleyen 90 gün içinde yurda getirilerek bankalara satılması zorunludur.
8- İhracat Bedellerinin Nakit Olarak Getirilmesi Mümkün müdür?
Tebliğ’in 3/4 fıkrasına göre ihracat bedelinin yolcu beraberinde efektif olarak yurda getirilmesi halinde gümrük idarelerine beyan edilmesi zorunludur. Buna göre 2016/1 Sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Genelgesi uyarınca ihracat bedelinin nakit gelmesi halinde bu nakdin Genelge’nin EK-1’inde yer alan “Nakit Beyan Formu” ile gümrük idaresine beyan edilmesi gerekmektedir.
Nakit Beyan Formu konusu nakdin, ihracat bedeli olarak girişinin yapılabilmesi için; formun “Geliş Sebebi” bölümünde nakdin kaynağının “İhracat” olduğunun açıkça belirtilmesi gerekmektedir. Nakit Beyan Formları gümrük personeli tarafından elektronik ortamda doldurulduktan sonra üç nüsha olarak yazdırılır ve gümrük personeli ile beyanda bulunan yolcu tarafından imzalanır. Nüshaların ikisi idarede saklanır, üçüncüsü ise yolcuya verilir (Bkz. 2016/1 Sayılı Genelge 1.1. 1567 Sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve ilgili Mevzuat Kapsamında Uyulması Gereken Hususlar başlıklı bölümü).
9- İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesinde Kullanılabilecek Diğer Ödeme Şekilleri Nelerdir?
İhracat işlemlerine ilişkin bedeller aşağıdaki ödeme şekillerinden birine göre yurda getirilebilir (md. 3/2).
a) Akreditifli Ödeme,
b) Vesaik Mukabili Ödeme,
c) Mal Mukabili Ödeme,
d) Kabul Kredili Akreditifli Ödeme,
e) Kabul Kredili Vesaik Mukabili Ödeme,
f) Kabul Kredili Mal Mukabili Ödeme,
g) Peşin Ödeme.
10- İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesi Zorunluluğu Hizmet İhracatını da Kapsıyor mu?
Tebliğ’in 5, 6, 7 ve 8 inci maddelerindeki ifadelerden ihracat bedellerinin yurda getirilmesi zorunluluğunun mal ihracını kapsadığı, hizmet ihracatını kapsamadığı anlaşılmaktadır.
11- Peşin Döviz Karşılığı Yapılan İhracatta Bir Süre Kısıtı Bulunmakta mıdır?
Peşin döviz karşılığında ihracatın 24 ay içinde gerçekleştirilmesi zorunludur. Dâhilde İşleme İzin Belgesi ve Vergi, Resim ve Harç İstisna Belgesi kapsamında ihracat, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerle ilgili olarak sağlanan peşin dövizlerin kullanım süresi belge süresi (ek süreler dahil) kadardır (md. 4/1).
Tamamı tek seferde iade edilmeyen veya süresi içinde ihracatı gerçekleştirilemeyen peşin dövizler prefinansman hükümlerine tabi olur. Prefinansman hükümlerine tabi hale gelen peşin dövizlerin, ihracat taahhüt sürelerinin ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde uzatılması halinde, alıcının muvafakat etmesi kaydıyla kullanım süreleri de verilen ek süre kadar uzatılmış sayılır (md. 4/2).
12- İhracat Bedelinden İndirim Konusu Yapılabilecek İşlemler Var mıdır? İhracat Bedelinden Mahsup Edilebilecek İşlemler Nelerdir?
Tebliğ’în 7 nci maddesi uyarınca aşağıdaki masrafların ihracat bedelinden mahsubu mümkündür. Tebliğ’de, söz konusu bedellerin ihracat bedelinden mahsup edilip edilemeyeceğinin bankalarca incelenip sonuçlandırılacağı belirtilmektedir.
1- İhracatla ilgili navlun, sigorta primi, komisyon, ardiye, depolama, antrepo, gümrük resmi, harç ve faktoring masrafları ile uluslararası para piyasalarında geçerli faiz oranlarını geçmemek üzere iskonto giderleri gibi masraflar için yapılacak indirimler ile konsinyasyon yoluyla ihraç edilen mallarla ilgili nakil, muhafaza, bakım ve fümügasyon, rafa (maniplasyon), satış ve benzeri masrafların ihracat bedelinden mahsubu veya görünmeyen işlemlere ilişkin hükümler çerçevesinde döviz transferi talepleri bankalarca incelenip sonuçlandırılacaktır.
2- Ticari teamüllerin gereği olarak satış akdinde veya akreditiflerde ayrıca varış yerinde tartı ve analiz yapılması şartı bulunuyorsa, tartı ve analiz sonucunda tespit edilen vezin noksanlığı veya kalite farkı ile ekspertiz ve tahkim ücretleri ve rafa (maniplasyon) masraflarının (hariçteki gözetme şirketleri ücretleri dahil) mal bedelinden mahsubu veya görünmeyen işlemlere ilişkin hükümler çerçevesinde döviz transferi talepleri bankalarca incelenip sonuçlandırılacaktır.
3- Bedel getirme süreleri içinde yurda getirilen ihracat bedelleri; ihracatçının ithalat bedelleri, sermaye hareketlerine ilişkin ödemeleri, görünmeyen işlemlere ilişkin giderleri ve transit ticaretinin alış bedeli ile söz konusu süreler içinde bankalarca mahsup edilebilecektir. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 6 Eylül 2018 tarihli yazısı ile fiili ihracı yürürlük tarihinden sonra gerçekleştirilen ve bedel getirme süreleri içinde yurda getirilen ihracat bedellerinin alışı yapılmadan önce bu bedelden, ihracatçının ithalat bedellerinin, kredi ve benzeri sermaye hareketlerine ilişkin ödemelerinin, görünmeyen işlemlere ilişkin giderlerinin ve transit ticaretinin alış bedelinin bankalarca mahsup edilebileceği bildirilmiştir.
4- Dış ticaret mevzuatı hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilen mal ihraç ve ithalinde, tarafların aynı kişiler olması ve ihraç bedellerinin yurda getirilme süresi içinde kalınması kaydıyla, mal ihraç ve ithal bedellerinin bankalarca mahsubu mümkündür.
5- Yukarıda üçüncü ve dördüncü maddelerde belirtilen haller dışında kalan talepler Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından incelenip sonuçlandırılacaktır. İhracat bedellerinden mahsuba izin verilen hallerde, ihracat bedelleri süresi içinde yurda getirilmiş sayılacaktır. Mahsuba tabi tutulan kısım için mahsup tarihinde geçerli döviz alış kuru üzerinden döviz alım ve satım belgeleri düzenlenmelidir.
13- İhracat Bedelleri Süresi İçinde Yurda Getirilerek Satışı Yapılırsa Yapılacak İşlemler Nelerdir?
Ticari amaçla mal ihracında, bedelleri yurda getirilme süresi içinde gelen ihracat ile ilgili hesaplar aracı bankalarca kapatılacaktır (Md. 8/1).
14- Her Bir Gümrük Beyannamesinden Bankalarca Terkini Yapılabilecek Bedel Ne Kadardır?
Tebliğ’in 10 uncu maddesi uyarınca bankalara, her bir gümrük beyannamesi itibarıyla bankalara, mücbir sebeplerin varlığı dikkate alınmaksızın beyanname veya formda yer alan bedelin %10’una kadar noksanlığı olan (sigorta bedellerinden kaynaklanan noksanlıklar dahil) ihracat hesaplarını ödeme şekline bakılmaksızın terkin etmek suretiyle kapatma yetkisi verilmiştir. Ancak, bu şekilde bankalarca terkin edilen %10’luk ihracat bedeli her halükarda 100.000 USD veya eşitini aşamayacaktır.
Beyanname veya formda yer alan bedelin % 10’una kadar açık olan ve söz konusu % 10’luk bedel 200.000 USD veya eşitini aşmayan tutarda olan ihracat hesaplarının terkin edilerek kapatılması işlemleri, Tebliğ’in 9 uncu maddesinde belirtilen mücbir sebep halleri göz önünde bulundurulmak suretiyle ilgili Vergi Dairesi Başkanlığı’nca veya Vergi Dairesi Müdürlüğü’nce sonuçlandırılacaktır.
Her bir gümrük beyannamesi itibarıyla, 200.000 USD veya eşitini aşan noksanlığı olan açık hesaplara ilişkin terkin talepleri ise Tebliğ’in 9 uncu maddesinde belirtilen mücbir sebepler ile haklı durumlar göz önünde bulundurulmak suretiyle Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından incelenip sonuçlandırılacaktır.
15- İhracat Bedelleri Süresi İçinde Yurda Getirilmezse Yapılacak İşlemler Nelerdir?
Tebliğ’in 8 inci maddesi hükümlerine göre;
– Süresi içinde kapatılmayan ihracat hesapları aracı bankalarca 5 iş günü içinde muamelenin safhalarını belirtecek şekilde yazılı olarak ilgili Vergi Dairesi Başkanlığı’na veya Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne ihbar edilecektir.
– İlgili Vergi Dairesi Başkanlığı’nca veya Vergi Dairesi Müdürlüğü’nce, ihbarı müteakip 10 iş günü içinde ilgililere hesapların kapatılmasını teminen 90 gün süreli ihtarname gönderilecektir. Bu süre içinde hesapların kapatılması veya 9 uncu maddede belirtilen mücbir sebep hallerinin ya da haklı durumun belgelenmesi gereklidir.
– Mücbir sebeplerin varlığı halinde, mücbir sebebin devamı müddetince altışar aylık dönemler itibarıyla ilgili Vergi Dairesi Başkanlığı’nca veya Vergi Dairesi Müdürlüğü’nce ek süre verilecektir.
– Mücbir sebep halleri dışında kalan haklı durumların varlığı halinde, hesapların kapatılmasına ilişkin altı aya kadar olan ek süre talepleri, firmaların haklı durumunu belirten yazılı beyanına istinaden üçer aylık devreler halinde ilgili Vergi Dairesi Başkanlığı’nca veya Vergi Dairesi Müdürlüğü’nce, altı aylık süreden sonraki ek süre talepleri Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından incelenip sonuçlandırılacaktır.
16- Mücbir Sebep Halleri Nelerdir?
Tebliğ’in 9 uncu maddesine göre mücbir sebep olarak kabul edilebilecek haller;
a) İthalatçı veya ihracatçı firmanın infisahı, iflası, konkordato ilan etmesi veya faaliyetlerini daimi olarak tatil etmesi, firma hakkında iflasın ertelenmesi kararı verilmesi, şahıs firmalarında firma sahibinin ölümü,
b) Grev, lokavt ve avarya hali,
c) İhracatçı veya ithalatçı memleket resmi makamlarının karar ve işlemleri ya da muhabir bankaların muameleleri dolayısıyla hesapların kapatılmasının imkânsız hale gelmesi,
ç) Tabii afet, harp ve abluka hali,
d) Malların kaybı, hasara uğraması veya imha edilmesi,
e) İhtilaf nedeniyle dava açılması veya tahkime başvurulmasıdır.
Mücbir sebep hallerinin tevsikinde; (a) ve (e) halinin yetkili mercilerden, (b) ve (ç) halinin, ithalatçının bulunduğu memleketin resmi makamlarından veya mahalli odaca tasdik edilmiş olmak kaydıyla alıcı veya ithalatçı firmadan (harp ve abluka hali hariç), (c) halinin resmi makamlarımızdan, ithalatçının bulunduğu memleketin resmi makamlarından veya muhabir bankalardan, (d) halinin ise sigorta şirketlerinden, uluslararası gözetim şirketlerinden veya ilgili ülke resmi makamlarından alınmış belgelerle tevsik edilmesi şarttır.
Saygılarımızla,
Hamdi GİRGİN
“UYARI: Bu çalışmada yer alan görüşler, yazarın kendi görüşleri olup, çalıştığı kurumun görüşlerini yansıtmamaktadır. Bu yazı yalnızca bilgilendirme amacıyla yayımlanmış olup, herhangi bir hukuki görüş, yönlendirme ve tavsiye içermemektedir. Ayrıca, bilgiler yazının hazırlandığı tarihteki mevzuat göz önünde bulundurularak verilmiş olup, yazı içeriği aradan geçen zaman içerisinde mevzuat değişiklikleri ve ilgili kurumların konu hakkındaki görüşleri çerçevesinde güncelliğini yitirmiş olabilir.”
(Yazının bu kısmı sadece “BANKACI” kategorisindeki site üyeleri tarafından görüntülenebilir. Siteye Bankacı rolü ile üye iseniz üye girişi yaptıktan sonra yazı görünür hale gelecektir. “BANKACI” kategorisine banka uzantılı e-posta adresinizle üye olabilirsiniz. Üyelik koşullarını öğrenmek ve üyelik oluşturmak için “Üyelik” sayfasını ziyaret edebilirsiniz)
oldukça verimli bilgiler. teşekkür ederim
YAPILMADIĞI TAKTİRDE UYGULANACAK CEZAİ İŞLEM NEDİR ONUNLA İLGİLİ BİLGİ VERİRMİSİNİZ?
Merhaba,
Bu Tebliğe dayanak olan Kanun, 1567 sayılı TÜRK PARASININ KIYMETİNİ KORUMA HAKKINDA KANUN olduğu için yaptırım olarak bu Kanun’un 3 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası hükmündeki ceza uygulanacaktır. İlgili fıkra,
“Her türlü mal, kıymet, hizmet ve sermaye ithal ve ihraç edenler veya bu işlere aracılık edenlerden bu işlemlerinden doğan alacaklarını 1 inci maddeye göre alınan kararlardaki hükümlere göre ve bu kararlarda tayin edilen süreler içinde yurda getirmeyenler, yurda getirmekle yükümlü oldukları kıymetlerin rayiç bedelinin yüzde beşi kadar idarî para cezasıyla cezalandırılırlar. İdarî para cezasına ilişkin karar kesinleşinceye kadar alacaklarını yurda getirenlere, birinci fıkra hükmüne göre idarî para cezası verilir. Ancak, verilecek idarî para cezası yurda getirilmesi gereken paranın yüzde ikibuçuğundan fazla olamaz.”
hükmünü amirdir. Yani yurda getirilmekle yükümlü olunan kıymetlerin %5’ine kadar idari para cezası kesilebilir. Ancak, idari para cezasına ilişkin karar kesinleşinceye kadar alacaklarını yurda getirenlere, birinci fıkra hükmüne göre (3.000-25.000 TL tutarında (yeniden değerleme oranları dikkate alındığında yaklaşık 6.300-55.000 TL) idarî para cezası verilecektir. Her halükarda, verilecek idarî para cezası yurda getirilmesi gereken paranın yüzde ikibuçuğundan fazla olamaz.
Saygılarımızla,
Hamdi Girgin
merhaba Türkiye ye gelip eşyayı aldım ücretini nakit elden ödediğimi varsayarak ihracat işlemi yapılıyor, bankaya para satılıyor herşey Yurtiçersinde gerçekleşiyor bu mevzuata uygunudur
Merhaba, dediğiniz işlemlerde bedeller ihracatçının serbest kullanımına bırakılmış durumda. Bu işlemler Tebliğ ve Genelge kapsamında değil.