Halka Açık Ortaklıkların Teminat, Rehin, İpotek ve Kefalet İşlemlerine İlişkin SPK İlke Kararı
27.01.2016 tarihli ve 2016/3 sayılı SPK Bülteni‘nde yayımlanan i-SPK. 17.5 (27.01.2016 tarihli ve 3/73 s.k.) sayılı İlke Kararı ile:
1) Halka açık ortaklıkların ya da bunların bağlı ortaklıklarının kendilerine fon temin eden grup şirketi lehine, kendilerine aktarılan fon tutarı ile sınırlı olmak üzere, Teminat, Rehin, İpotek ve Kefalet vermelerinin,
2) Halka kapalı bağlı ortaklıkların halka açık ana ortaklığı lehine Teminat, Rehin, İpotek ve Kefalet vermelerinin, II-17.1 sayılı Kurumsal Yönetim Tebliği’nin 12’nci maddesine aykırılık oluşturmayacağına karar verildi.
Söz konusu kararda atıf yapılan II-17.1 sayılı Kurumsal Yönetim Tebliği’nin 12’nci maddesinde aşağıdaki hüküm bulunmaktadır.
“Teminat, rehin, ipotek ve kefaletler
MADDE 12 – (1) Ortaklıklar ile bunların bağlı ortaklıkları;
a) Kendi tüzel kişilikleri lehine,
b) Finansal tablolarında tam konsolidasyon kapsamına dahil ettikleri ortaklıklar lehine,
c) Olağan ticari faaliyetlerinin yürütülmesi amacıyla diğer üçüncü kişiler lehine,
vermiş oldukları teminat, rehin, ipotek ve kefaletler dışında üçüncü kişiler lehine teminat, rehin, ipotek ve kefalet veremez.
(2) Sermayelerine doğrudan katılınan iştirakler ve iş ortaklıkları lehine, doğrudan katılınan sermaye payı oranında teminat, rehin, ipotek ve kefalet verilebilir.
(3) Her koşulda olağan ticari faaliyetlerinin yürütülmesi amacıyla diğer üçüncü kişiler lehine teminat, rehin, ipotek ve kefalet verilmesine ilişkin yönetim kurulu kararlarında bağımsız üyelerin çoğunluğunun onayı aranır. Konunun görüşüleceği yönetim kurulu toplantılarında, ilişkili taraf niteliğinde olan yönetim kurulu üyeleri oy kullanamaz. Bağımsız yönetim kurulu üyelerinin çoğunluğunun söz konusu işlemleri onaylamaması halinde, muhalefet gerekçesinin KAP’ta açıklanması zorunludur.
(4) Üçüncü kişiler lehine verilen teminat, rehin, ipotek ve kefaletler ile elde edilen gelir veya menfaatlere olağan genel kurul toplantısı gündeminde ayrı bir madde olarak yer verilir.
(5) Paylarının ilk defa halka arz edilmesi ve/veya borsada işlem görmeye başlaması için Kurula başvuran/başvurulan ortaklıkların, bu maddeye aykırı mevcut teminat, rehin, ipotek ve kefaletlerinin, paylarının borsada işlem görmeye başladığı yılı takip eden dördüncü yılın sonuna kadar sıfır düzeyine indirilmesi zorunludur.
(6) Yatırım ortaklıklarının, bankaların ve finansal kuruluşların üçüncü kişiler lehine verdikleri teminat, rehin, ipotek ve kefaletler hakkında bu madde hükümleri uygulanmaz.”
Söz konusu Tebliğ’de ortaklık, “payları halka arz edilmiş olan veya halka arz edilmiş sayılan ortaklıklar” olarak tanımlanmıştır. Ancak, Tebliğ’in 1 inci maddesi 4 üncü fıkra hükmü uyarınca “payları borsada işlem görmeyen halka açık ortaklıklar” Tebliğin teminat, rehin, ipotek ve kefaletlere ilişkin 12 nci maddesinde yer alan hükümlerden muaf tutulmuştur. Bu çerçevede, üçüncü kişiler lehine verilecek teminat, rehin, ipotek ve kefaletlere ilişkin sınırlamalar sadece “payları borsada işlem gören halka açık ortaklıklar” için geçerlidir. 12 nci maddenin 6 ncı fıkra hükmü gereği yatırım ortaklıklarının, bankaların ve finansal kuruluşların üçüncü kişiler lehine verdikleri teminat, rehin, ipotek ve kefaletler de bu madde hükümlerinden muaf tutulmuştur.
Buna göre Tebliğ’in ilgili hükmü 27 Ocak 2016 tarihli ilke kararı ile birlikte değerlendirildiğinde yatırım ortaklıkları, bankalar ve finansal kuruluşlar dışındaki payları borsada işlem gören halka açık ortaklıklar ile bunların bağlı ortaklıklarının verebilecekleri teminat, rehin, ipotek ve kefaletler aşağıdaki işlemlerle sınırlı kalmaktadır.
Ortaklıklar ile bunların bağlı ortaklıklarının;
a) Kendi tüzel kişilikleri lehine,
b) Finansal tablolarında tam konsolidasyon kapsamına dahil ettikleri ortaklıklar lehine,
c) Olağan ticari faaliyetlerinin yürütülmesi amacıyla diğer üçüncü kişiler lehine,
d) Sermayelerine doğrudan katılınan iştirakler ve iş ortaklıkları lehine, doğrudan katılınan sermaye payı oranında,
e) Halka açık ortaklıkların ya da bunların bağlı ortaklıklarının kendilerine fon temin eden grup şirketi lehine, kendilerine aktarılan fon tutarı ile sınırlı olmak üzere,
f) Halka kapalı bağlı ortaklıkların halka açık ana ortaklığı lehine verecekleri teminat, rehin, ipotek ve kefaletler.
Her durumda olağan ticari faaliyetlerin yürütülmesi amacıyla üçüncü kişiler lehine verilecek teminat, rehin, ipotek ve kefaletlere ilişkin bir yönetim kurulu kararı alınması ve yönetim kurulu kararlarında bağımsız üyelerin çoğunluğunun onayının aranması gerekmektedir. Konunun görüşüleceği yönetim kurulu toplantılarında, ilişkili taraf niteliğinde olan yönetim kurulu üyeleri oy kullanmamalıdır. Bağımsız yönetim kurulu üyelerinin çoğunluğunun söz konusu işlemleri onaylamaması halinde, muhalefet gerekçesinin KAP’ta açıklanması zorunlu tutulmuştur. Ayrıca, üçüncü kişiler lehine verilen teminat, rehin, ipotek ve kefaletler ile elde edilen gelir veya menfaatlere olağan genel kurul toplantısı gündeminde ayrı bir madde olarak yer verilmesi gerekmektedir.
Payları borsada işlem gören halka açık ortaklıklar ile bunların bağlı ortaklıklarının verebilecekleri teminat, rehin, ipotek ve kefaletlere ilişkin sınırlamalar bu ortaklıklarla ticari ilişkiye gören şirketlerin dikkat etmeleri gereken önemli bir konu olarak ortaya çıkıyor. Örneğin, bu nitelikteki şirketlere kredi sağlayan finansal kuruluşların ilgili Tebliğ hükümlerine aykırı şekilde teminat, rehin, ipotek ve kefalet kabul etmeleri durumunda 6362 sayılı SPK Kanunu’nun 17 inci maddesi uyarınca, SPK’nın bu işlemlerin hukuka aykırılığının tespiti veya iptali için ihtiyati tedbir isteme, dava açma, açılan davada uyum zorunluluğunun yerine getirilmesi sonucunu doğuracak şekilde karar alınmasını isteme, bu işlemlerin yerine getirilmesine ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi bulunmaktadır.
Saygılarımızla,
ProCompliance
SPK’NIN 27.01.2016 TARİHLİ VE 2016/3 SAYILI BÜLTENİ:
KURUMSAL YÖNETİM TEBLİĞİ (II-17.1):