12- Bireysel Müşterilere Rotatif veya Spot Kredi Kullandırılabilir mi?
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 3 üncü maddesinde mal, hizmet ve tüketici aşağıdaki şekilde tanımlanmıştır.
“Tanımlar
MADDE 3 – (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
…
d) Hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan ya da yapılması taahhüt edilen mal sağlama dışındaki her türlü tüketici işleminin konusunu,
…
h) Mal: Alışverişe konu olan; taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri her türlü gayri maddi malları,
…
k) Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi,
l) Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,
…
ifade eder.”
Aynı Kanun’un “Tüketici Kredisi Sözleşmeleri” başlıklı 22 nci maddesinde aşağıdaki hususlar yer almaktadır.
“Tüketici kredisi sözleşmeleri
MADDE 22 – (1) Tüketici kredisi sözleşmesi, kredi verenin tüketiciye faiz veya benzeri bir menfaat karşılığında ödemenin ertelenmesi, ödünç veya benzeri finansman şekilleri aracılığıyla kredi verdiği veya kredi vermeyi taahhüt ettiği sözleşmeyi ifade eder.
(2) Kredi kartı sözleşmeleri, faiz veya benzeri bir menfaat karşılığında, ödemenin üç aydan daha uzun süre ertelenmesi veya benzer şekilde taksitle ödeme imkânı sağlanması hâlinde tüketici kredisi sözleşmesi olarak değerlendirilir. Ancak bu durumda uygulanacak faiz oranı kredi kartı sözleşmesi uyarınca belirlenen orandan fazla olamaz.
(3) Tüketici kredisi sözleşmesi yazılı olarak kurulmadıkça geçerli olmaz. Geçerli bir sözleşme yapmamış olan kredi veren, sonradan sözleşmenin geçersizliğini tüketicinin aleyhine olacak şekilde ileri süremez.”
22.05.2015 tarihli ve 29363 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yayımdan itibaren 6 ay sonra yürürlüğe giren “Tüketici Kredisi Sözleşmeleri Yönetmeliği”nin “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde aşağıdaki hükümlere yer verilmiştir.
“Kapsam
MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, faiz veya benzeri bir menfaat karşılığında, ödemenin üç aydan daha uzun süre ertelenmesini veya benzer şekilde taksitle ödeme imkanını sağlayan kredi kartı sözleşmeleri de dahil olmak üzere her türlü tüketici kredisi sözleşmesini kapsar.
(2) Tüketici kredisi olarak kabul edilen kredi kartı veya kredili mevduat hesabı sözleşmeleri açısından 5, 7, 10, 12, 24 ve 25 inci maddeler, kredi kartı veya kredili mevduat hesabına ilişkin kurulan ilk sözleşmeye uygulanır.
(3) Tüketici kredisi olarak kabul edilen kredi kartı sözleşmelerine ve kredili mevduat hesabı sözleşmelerine 14, 15, 16, 17, 18 ve 19 uncu maddeler uygulanmaz.
(4) Taksitli nakit avans kredilerine yalnızca 15, 16, 17 ve 20 nci maddeler ile 18 inci maddenin üçüncü fıkrası, 23 üncü maddenin birinci fıkrası, 29 uncu maddenin dördüncü ve beşinci fıkraları hükümleri uygulanır.
(5) Bu Yönetmelik hükümleri, aşağıda sayılan sözleşmeler hakkında uygulanmaz:
a) Konut finansmanı sözleşmeleri.
b) Kredinin otuz gün içerisinde geri ödenmesini gerektiren kredili mevduat hesabı sözleşmeleri ile çek, teminat mektubu gibi gayrinakdi kredi sözleşmeleri.
(6) Bu Yönetmelik hükümleri katılım bankaları yönünden kar payı dikkate alınarak uygulanır.”
Prof Dr. Seza Reisoğlu, bankalar tarafından gerçek kişilere verilen tüm nakdi kredilerin tüketici kredisi olup olmadığına ilişkin Türkiye Bankalar Birliği tarafından 3 Haziran 2009 tarihinde İstanbul’da düzenlenen “Tüketici Kredileri Hukuki Sorunlar” konulu konferansta yaptığı sunumda, bankalar tarafından gerçek kişilere verilen nakdi kredilerin, bireysel kredi olarak tanımlandığını, tüketici kredilerinin bunların bir bölümünü oluşturduğunu belirtmiştir.
Bankalar tarafından gerçek kişilere verilen nakdi krediler, bireysel kredi olarak tanımlanmakta, tüketici kredileri bunların bir bölümünü oluşturmaktadırlar. Bireysel nakdi kredilerin, tüketici kredisi sayılması için kredinin mal veya hizmet edinme amacıyla verilmesi gerekmektedir. Bu “amacın” gerçekleşmesi için ise; gerçek kişinin mal veya hizmet edinmek amacıyla Bankadan kredi -örneğin taşıt kredisi- talep etmesi ve Bankanın tüketici kredisi vermeyi kabul etmesi gerekir. Gerçek kişiye tüketici kredisi talep etmeden nakdi kredi tahsisi halinde, -örneğin genel kredi sözleşmesi imzalanması- (19 HD 15.03.2004, genel kredi sözleşmesi imzalanması nedeniyle davalı şirketi tüketici saymamıştır.) bu kredi herhangi bir bireysel kredi işlemi görecek; bankanın, gerçek kişinin aldığı krediyi nerede kullanacağını -tüketimde veya borç ödemede, ödünç vermede, bağışta- araştırma yükümlülüğü bulunmayacak, 10. madde uygulanmayacaktır (Tüketici Kredileri Hukuki Sorunlar: 4077 Sayılı Yasada Değişiklik Öngören Taslak, Prof. Dr. Seza Reisoğlu, TBB Bankacılar Dergisi, Sayı 69, 2008).
6502 sayılı Kanun’da tüketici kredisi tanımı yürürlükten kalkan 4077 sayılı Kanuna göre değiştirilerek “nakdi kredi” yerine sadece kredi denilmekle yetinilmiş ve “kredi verenin tüketiciye faiz veya benzeri bir menfaat karşılığında ödemenin ertelenmesi, ödünç veya benzeri finansman şekilleri aracılığıyla kredi verdiği veya kredi vermeyi taahhüt ettiği sözleşmeyi ifade eder” denilmiştir. Bu tanıma göre de, bir kredinin tüketici kredisi olarak sınıflanması için bankanın kendisinden kredi talep eden gerçek kişinin tüketici olduğunu, bu krediyi ticari ve mesleki amaçlar dışında bir mal veya hizmet satın almada kullanacağını bilmesi gerekir. Diğer bir deyişle, kişi bankaya tüketici olarak kredi istediğini bildirmelidir.
Kişinin bankaya tüketici kredisi dışında bireysel amaçlarla rotatif veya spot kredi kullanmak istediğini bildirmesi durumunda, gerçek kişiden genel kredi sözleşmesi (GKS) alınarak Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve alt düzenlemelerinde sınırlamalara bağlı kalınmaksızın rotatif veya spot kredi kullandırılabileceğini düşünüyoruz. Öte yandan, bu kredilerin muhasebeleştirilmesinde THP’de “tüketici kredileri”ne ilişkin açılmış hesaplarda yer verilmemesine dikkat edilmelidir.