Beklenen Kripto Varlık Regülasyonu ve Öne Çıkan Gelişmeler
Finansal hizmetlerde dijitalleşme ve teknolojinin yaygınlaşmasıyla birlikte finans sektöründe hizmet ağları, iş modelleri ve mimari yapı kökten bir değişim ve dönüşüm geçirmektedir. Blokzinciri (Blockhain) teknolojisi ve en görünür çıktılarından birisi olan kripto varlıklar başta finans sektörü olmak üzere pek çok sektör için önemli fırsatlar sunmaktadır. Devletler; dijital para, kripto varlıklar gibi gelişmeler açısından hem finansal inovasyonu desteklemek hem de finansal yapının, istikrarın ve tüketicilerin korunmasını gözeterek tedbirler almak durumunda kalmaktadır. Finansal teknolojilerin hızlı gelişimi ise bunları güçleştirmektedir. Ülkeler açısından kripto varlıklar, akıllı sözleşmeler ve bunlardan ortaya çıkan ‘merkeziyetsiz finans’ kavramı gibi yenilikçi yaklaşımlar da öngörülmesi kolay olmayan sorunlar oluşturma potansiyeline sahiptir. Ayrıca dijital kanallar aracılığıyla kara para aklama, terörizm finansmanı gibi teknolojinin kötü amaçlı kullanımlarının önüne geçilmesi gerekmekte; nakitsiz bir topluma geçiş sürecinde güvenlik problemleri daha kritik hale gelmektedir. Kripto varlıkların; blokzincir tabanlı, merkeziyetsiz, izin gerektirmeyen, sınırları olmayan, takibi oldukça zor özellikleri, farklı türleri ve kullanım şekilleri nedeniyle birbirinden farklı hukuk disiplinlerine özgü unsurlar içermesi regüle edilmesini de zorlaştırmaktadır.
Bu bakımdan ülkemizde yasal bir düzenlemesi bulunmayan ve herhangi bir idari otoritenin denetimine de tabi olmayan kripto varlıklar ve hizmet sağlayıcıları için regülasyon çalışmaları 2021’den itibaren öne çıkmaktadır:
- Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 30.04.2021’de yürürlüğe giren Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmeliği’nde “kripto varlık” tanımı yapılarak “dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak sanal olarak oluşturulup dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan, ancak itibari para, kaydi para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlıklar” olarak ifade edilmiştir.
TCMB’nin anılan Yönetmeliği ile kripto varlıkların ödeme aracı olarak kullanılması ve Bankalar, PTT, Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşlarının ödeme hizmetlerinin sunulmasında ve elektronik para ihracında doğrudan ve dolaylı olarak kullanılacağı şekilde iş modelleri geliştirmesi ve bu tür iş modellerine ilişkin herhangi bir hizmet sunması yasaklanmıştır. Yönetmelikle ödeme ve elektronik para kuruluşlarının, kripto varlık hizmet sağlayıcılarına / platformlara veya bu platformlardan yapılacak fon aktarımlarına aracılık edemeyeceği düzenlenmiştir. Bununla birlikte Bankalar ve PTT kapsam dışı bırakılmış olup; kripto varlık hizmet sağlayıcılarına ve bu sağlayıcılardan yapılacak fon aktarımlarına aracılık edebilir.
- Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’nın Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik’te yaptığı değişiklik ile 01.05.2021’den itibaren “kripto varlık hizmet sağlayıcılar” yükümlüler arasına alınmıştır.
- TCMB’nin 01.12.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para İhracı ile Ödeme Hizmeti Sağlayıcıları Hakkında Yönetmeliği ile bire bir para karşılığı çıkarılan varlığa dayalı kripto varlıkların (stablecoin) ihracı, saklanması, ödeme işlemleri için kullanılması ve ihraç eden kuruluşlar tarafından ödeme aracı olarak kabul edilmesi halinde bir “elektronik para” olarak kabul edileceği düzenlenmiştir. Bu tip kripto varlıklar; 6493 sayılı Kanun ve ilgili mevzuat gereğince regüle edilen “elektronik para” sınıfına dahil edilmiş ve ödeme aracı olarak kullanılması yasaklanmış diğer kripto varlıklardan ayrıştırılarak ödeme aracı olarak kullanılabileceği düzenlenmiştir. Bu tür elektronik paralara ilişkin usul ve esasların TCMB’ce çıkarılacak Yönetmelik ile düzenlenmesi beklenmektedir. Birebir para karşılığı çıkarılan kripto varlıklar için düzenleyici – denetleyici otoritenin TCMB olduğunu söyleyebiliriz.
- Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) tarafından 01.08.2022 tarihinde Kripto Varlıkları Bağımsız Denetime Etkisi Hakkında Çalışma Duyurusu kurumsal internet sitesinde yayımlanmıştır. Söz konusu çalışma ile kripto varlık piyasasının yeni bir saha olması ve herhangi bir düzenlemenin bulunmaması, söz konusu varlıkların bağımsız denetiminde çeşitli zorluklara yol açtığından denetçilere yardımcı olması amacıyla bir takım yönlendirici açıklamalar yapılmıştır.
2022’nin ilk yarısında kripto varlıklardaki değer azalışı ve mağduriyetler Türkiye’de regülasyon çalışmalarını hızlandırmış diyebiliriz. Beklenen kripto varlık regülasyonu ile neye imkan verileceği, neyin kısıtlanacağı ve finansal kuruluşlar açısından ne tür fırsat ve tehditlerin doğabileceği konusu; metnin TBMM’de kabul edilen versiyonu ve ikincil düzenlemeleri ile beraber görülecektir. Kripto varlıklar ve hizmet sağlayıcılarının Sermaye Piyasası Kanunu’nda düzenlenmesi beklenmekte olup; revizyona uğrama ihtimali bulunmakla birlikte kamuya yansıyan öne çıkan unsurlara aşağıda yer verilmiştir:
- Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcısı (KVHS) olarak faaliyette bulunabilmek için Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) lisans alma koşulunun getirilmesi,
- KVHS’nin ortakları, yöneticileri, personeli, sermayeleri, pay devirleri, faaliyetlerine dair esaslar ile uymaları gereken kuralların SPK’ca belirlenmesi,
- Kripto varlık saklama hizmetinin SPK’ca yetkilendirilmiş ve BDDK tarafından uygun görülen bankalarca veya diğer kuruluşlarca sunulması ve müşterilere ait nakitlerin bankalarda tutulması,
- SPK’nın platformlarda işlem görecek kripto varlıkların belirlenmesi – sonlandırılması ve elden çıkarılmasına dair düzenlemeler yapmak için yetkili kılınması,
- Kripto varlık transferlerinin kapalı devre çalışmasının esas alınması ve kripto varlıkların mevzuatta öngörülen cüzdanlar dışına çıkarılmaması,
- Kripto varlıklar “gayri maddi varlık” olarak nitelendirilirken sermaye piyasası aracı kapsamına alınmaması,
- Sermaye piyasası araçlarının kripto varlık olarak ihraç edilmesi, oluşturulması, saklanmasına ilişkin düzenlemeler yapmak için SPK’nın yetkili kılınması,
- Merkezi Kayıt Kuruluşu ile elektronik ortamdaki blokzinciri sisteminde tutulan işlemler ve transferler arasında bir entegrasyon zorunluluğu öngörülmesi,
- Kripto varlık alım satım platformlarının müşterinin tanı (KYC-know your customer) yükümlülüklerinin belirlenmesi,
- Kripto varlıklara ilişkin yatırım danışmanlığı ve portföy yöneticiliği faaliyeti ile ilgili olarak ikincil bir düzenleme yapılması,
- KVHS’lerin ve yöneticilerinin hukuka aykırı eylemlerinden ve ortaya çıkan zararlardan sorumlu olması,
- KVHS ve müşteriler arasında kripto varlık alım satımına ilişkin sözleşmelerin yazılı veya mesafeli olarak gerçekleştirilmesi.
Başlangıçta blokzinciri teknolojilerine ve kripto varlıklara mesafeli yaklaşan pek çok düzenleyici ve denetleyici otorite, finans gibi oldukça sıkı düzenlemelere tabi olan sektörlerde uygulamasının artması üzerine blokzinciri teknolojisini ve kripto varlıkları odağına almıştır. Ülkemizde yasal altyapısının oluşturulması ve kamu denetimine tabi olması; risklerin etkin yönetimini ve müşteri haklarının korunmasını belirli ölçüde mümkün kılacağından kripto varlıkların müspet yönde değerlendirilmesinin önü açılacaktır. Nitekim finansal kuruluşlarca uluslararası para transferleri, ithalat-ihracat gibi işlemler için süreçlerini yürütebilmek açısından blokzinciri teknolojisine bağlı platformlar kullanılabilmektedir. Bankalar, kurgusu gereği merkezi olmasını gerektirmeyen işlerde süreçlerini hızlandırmak adına bu teknolojiyi kullanmaya istekli görünmektedir. Örneğin, Takasbank tarafından hayata geçirilen altının EFT’si denilebilecek BiGA Dijital Varlık Transfer Platformu ile fiziksel karşılığı olan dijital altının blokzinciri teknolojisiyle taraflar arası transferini sağlayan bir sistem oluşturulmuştur. Ayrıca TCMB’ce kripto varlıkların ödeme aracı olarak kullanılması yasaklanmakla birlikte bir yatırım, değişim, varlık, saklama vb. amaçlarla kullanımı yasaklanmamaktadır. Ödeme ve elektronik para kuruluşlarının aksine kripto varlık hizmet sağlayıcılarına / platformlara veya bu platformlardan yapılacak fon aktarımlarına bankaların aracılık etmesine müsaade edilmektedir. Ayrıca Kripto varlık hizmet sağlayıcılarına bankalarda hesap açılmasına yönelik kısıtlayıcı bir düzenleme bulunmamaktadır.
Ülkemiz 2022 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda da blokzinciri tabanlı dijital merkez bankası parasının uygulamaya konulması hedeflenmiştir. Ayrıca 11. Kalkınma Planı ile 2021 Ekonomi Reformları Eylem Planı doğrultusunda çalışmaları devam eden ve ilgili tarafların görüşüne açılan Milli Fintek Strateji Belgesi’nde (2022-2025), finansal kuruluşların blokzincire dayalı “Akıllı Sözleşmeler” kullanımına yönelik çerçeve oluşturulması hedeflenen eylemlerden biri olarak öne çıkmıştır.
Sonuç itibariyle finansal hizmetler teknolojik dönüşümün rüzgârıyla birlikte farklı bir evreye geçmektedir. COVID-19 salgınının da yadsınamaz etkisiyle fiziksel işlemlerin dijitalle yer değiştirdiği bu süreçte başta para olmak üzere finansal mimari ve iktisadi sistem bütünüyle değişime uğramaktadır. Bu durum, bir finansal mühendislik ürünü olan blokzinciri teknolojisi ve kripto varlıklara ilişkin ülkemiz finansal mimarisini kuşatan düzenleyici çerçeveye yönelik önümüzdeki dönemde önemli gelişmelerin yaşanacağına işaret etmektedir.
Not: Kripto varlıklara dair Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yapılması beklenen düzenlemeye yasal uyumun ve buna dair yükümlülüklerin değerlendirilmesi amacıyla Mevzuat Uyum Derneği tarafından Kripto Varlıklara Dair Beklenen Regülasyon ve Yasal Uyum Webinarı düzenlenmiştir. Anılan webinarı izlemek için kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
Saygılarımızla,
Vahdet Deniz AKÇAOĞLU
“UYARI: Bu çalışmada yer alan görüşler, yazarın kendi görüşleri olup, çalıştığı kurumun görüşlerini yansıtmamaktadır. Bu yazı yalnızca bilgilendirme amacıyla yayımlanmış olup, herhangi bir hukuki görüş, yönlendirme ve tavsiye içermemektedir. Ayrıca, bilgiler yazının hazırlandığı tarihteki mevzuat göz önünde bulundurularak verilmiş olup, yazı içeriği aradan geçen zaman içerisinde mevzuat değişiklikleri ve ilgili kurumların konu hakkındaki görüşleri çerçevesinde güncelliğini yitirmiş olabilir.”